You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Ekosistemler için mikrobiyolojik faaliyetler ile madde döngüsü, sürekli yenilenme, dönüşüm ve çevrim çok önemlidir. Bunun için gerekli olan işlemleri aerobik, anaerobik ve fakültatif yollarla yapan sayısız ve ücretsiz trilyonlarca işçiler, çok çeşitli mikroorganizmalardır. Çevre Mühendisliği uygulamalarında mikroorganizmaların yeri çok büyüktür. Birçok çevresel sorunun çözümünde (katı, sıvı ve gaz halindeki atıkların arıtma teknolojilerinde, temel ve nihai işlemlerde, kirlilik gidermede, biyolojik toprak iyileştirmede) ve doğal kaynakların korunmasında en gelişmiş bilimsel ve teknik düzeyde bu canlılardan yararlanmaktayız. “Çevre Müh...
Çevre sağlığı, günümüz koşullarında oldukça önemli ve öncelikli olarak ele alınması gereken bir konudur. Bu kitap, çevre sağlığının önemi ve gerekliliğinden yola çıkarak hemşirelik alanına özgü ''çevre sağlığı ve hemşirelik'' hakkında detaylı bilgi sunmayı amaçlamaktadır. Kitap, toplam 18 bölümden oluşmakta olup çevre sağlığı ve hemşirelik süreci, çevre sağlığı eğitimi bölümleri ile başlamaktadır. Kitapta hava, su, toprak kirliliği, elektromanyetik radyasyonun çevre sağlığına etkileri üzerinde durulmaktadır. Aynı zamanda atıkların yönetimi, geri dönüşüm ve yenilenebilir enerji kaynakları, küresel ısınma ve iklim ...
Türk adını taşlara kazıtan ve geleceğe miras bırakan Bilge Türk Tonyukuk’un, Türk olmadığı hakkında uzun yıllar yazılar yazılmış, kitaplar yayınlanmıştır. Böyle büyük bir deha sahibinin Türkler arasından çıkmasının mümkün olmadığını iddia eden bu kişiler, Türk Milletini tanımayan gafiller ya da hainlerdir. Tonyukuk hakkında başka bir şey söylemeye gerek yoktur; diktirdiği abidelerle, o, rüştünü ispat etmiş bir Türk oğlu Türk’tür! İlteriş Kağan (Vatan kurtaran) ile birlikte Çin istilasına son vermişler ve tarihte ilk defa Türk adını kullanarak GÖKTÜRK imparatorluğunu kurmuşlardır. O imparatorluğun başaygucisi (başbakan...
Hitit Döneminde bir nine masal anlatsaydı.... Masal anlatmak, bir anlamda hayallerini dile getirmek demektir. Eski insanların hayalleri nelerdi acaba? Örneğin, günümüzden yaklaşık 3500 sene önce yaşamış bir Hitit nine, anlattığı masallara hangi hayallerini katardı? Hayal etmek parayla değil ya... Ben de o Hitit ninenin neler hayal etmiş olabileceğini hayal etmeye çalıştım bu masalımda. İşte burada...
Tarikatın Özelliği : Mevsim Tarikatı yani günlerin, ayların, gecelerin, gündüzlerin, nurun, ve ziyanın, ve mevsimlerin devaren ettirilmesini talim eden, bir yol ve tarik ve usul. Raşidi Tarikatının Amacı ve Gayesi : Tasavvuf Yolculuğunda Başağaçlı Raşit Tunca – Karoglan Hoca'nın Hakkalyakin veya keşfen bilip yaşadıklarını, bir cemaate ve gruba öğretip, misyonunun, (Level in) O'ndan sonra da devam ettirilmesi.Karoglan Hocanın insanoğlunun yeryüzünden kainatı idare edebilcek bir güce sahip olduğunu bilip, ve bu konuda bazi tatbikler yapınca, ve bunu devam ettirecek, ve ilerde dahada geliştirebilecek kıvamda, yol arkadaşları, tarik mensublarını araması, ve bildiklerini, yetenekli ve öğrenip yaşamak isteyenlere anlatma isteği ve gayesi sebebiyle kuruldu. Amacı ve gayesi sadece, insanın, yeryüzünün ve kainatın halifesi olduğunu bizzat, hakkal yakin insanlara öğretmek ve yine, dua ile kar ve yağmur yağabileceğini, ve güneş açtırılabileceğini insanlara öğretmek Alfa insan nedir nasıl alfa insan olunur tatbikatlar ile insanlara öğretmek ...
Yoğun Türk nüfüsunun bulunduğu İran coğrafyası Türkoloji çalışmaları bakımından büyük önem arz etmektedir. Özellikle Oğuz grubunun bu coğrafyada uzun zamandan beri varlığını sürdüğü bilinen bir gerçektir. Tüm önemine ve gerçekliğine rağmen İran'daki Türkoloji çalışmaları yakın bir geçmişte başlamıştır. Özellikle Doerfer'in 1970'li yıllarda yaptığı İran araştırma gezileri Türkoloji çalışmalarına yön vermiş ve Türkoloji çalışmaları hız kazanmıştır. Halaçça gibi Türk Dilinin tarihi lehçelerinden birinin Batı İran'ın merkezinde tespit edilmesinin ardından Türk dili tasnifi yeniden yapılmıştır. Bütün bu gelişm...
Sevgili dostum Doç.Dr. Alpaslan Hamdi KUZUCUOĞLU benden önsöz yazmamı istemesinden şüphesiz gurur ve onur duydum. Ama keşke daha önce böyle bir değerli eser hazırladığından haberim olsaydı dedim. Çünkü ancak bu tür çalışmalarla ülkemizde çok ihtiyaç duyduğumuz afet yönetimi konusunda fikir ve dil birliğini sağlayabiliriz. Tamda bu cümleyi yazarken 30 Ekim 2020 tarihi saat 14:51 itibari ile İzmir’de 6.6 büyüklüğünde bir deprem oldu. Ben Üsküdar’da hiç hissetmedim ama maalesef İzmir’de enkaza dönüşen binalar ve de can kayıpları var. Şu anda İzmir’de “Bilgi Merkezleri” de dahil olmak üzere herkes kriz yönetimine başvurmak zorunda. ...