You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Sulien ap Gwien is seventeen years old when the Jarnish invasion begins, and strong enough to match any one of their raiders in battle. But when they do come, she finds herself unarmed and at their mercy. As she watches her attackers walk away from where she lies bound, she vows revenge. With the land around her disintegrating and no help forthcoming, Sulien rides out in search of King Urdo, a young ruler fighting to create unity in a country where there is none. What follows is the beginning of an alliance that will shape the course of history in Tir Tanagiri as well as the rest of Sulien's life. Praise for the Trilogy 'Walton writes with an authenticity that never loses heart, a rare combi...
“Affetmek, en güzel intikam biçimidir.” “Hakikat bilgisini taşıyan düşmanımızın da olsa onların hakkını vermeliyiz.” “İnsan katiyen kendi yaratılışının cahili olmamalıdır.” “Akrebin kıskacı varken akrabanın kıskançlığı vardır.” “Herkese karşı da anlayışlı olamaz insan. Olmamalıdır da. Herkese karşı anlayışlı olmak bertaraf olmaktadır.” “Günümüzde insanların bir kısmı dua kavramını genellikle sipariş – karşılıklı ilişki – değiş tokuş üzerine kurmuştur.” “Unutmaya karşı anımsamayı doğal yollardan elde eden Musalar mı, yoksa yapay yolla elde eden LSD’ciler mi kazanacak?” “Şehrin insanı, bilg...
Babaevinden kurtulup mutluluğu evlenmeye gören bir kızın mücadelesi Kalabalık ailesinden usanıp sükûneti eşiyle kurduğu yuvada bulmaya çalışan bir kadının hüzünle biten evliliği… Boşanmış bir kadın olarak babaevine geri dönüş, hayata tutunma çabası ve psikolojik mücadeleler… Eser, sıradan bir trajedi hikâyesi izlenimi verirken, daha çok psikolojik yönüyle öne çıkmaktadır. Kitabın içerisinde kalın puntolarla yazılan bölümler psikolojik tahlillere yer verilen kısımlardır. İran’ın En Çok satan romanlarından Safavi, Cennet Koridoru ardından kaleme aldığı bu ikinci romanıyla çok okunan bir yazar olma başarısını sürdürdü ve İran’ın meşhur yazarları arasına girmeyi başardı. Alıntı “Aşk ve sevgi de kumar gibiymiş. Mantıklı gelse bile her şeyini masaya yatırmamalısın. Çünkü kaybeden sen olsan da en azından ayağa kalkmaya gücün olabilsin”
Sohbet: Berekete Vesile, Âfete Perde Cennet, gözün görmediği, kulağın işitmediği, akla hayale gelmeyecek nimet, lütuf ve ikramın olduğu bir saadet yurdudur. Rabbimizin mü’min kullarına hazırladığı o selamet beldesine girmeye hak kazanacak nefis itminana ermiş nefistir. Ayette o nefse şöyle bir hitap yapılır: “Ey kâmil bir iman ve sâlih amellerle huzûra ermiş nefis! Sen O’ndan râzı, O da senden râzı olarak Rabbine dön! Dürüst ve samimi kullarımın arasına katıl! Cennetime gir!” (Fecr, 27-30) Razı olmuş ve razı olunmuş bir nefse, cennetten önce “kullar” arasına girmesi hitabının yapılması şâyân-ı dikkattir. Kulluk, aslında cennett...
Sebilürreşad, 1908 Ağustos'unda Mehmet Âkif Ersoy ile Eşref Edip Fergan başyazarlığında Sırat-ı Müstakim adıyla çıkarılmaya başlanmış ve milli mücadele yıllarında öncü rol oynamıştır.
"Much like the rest of the world before modernity, Dersim had a history that belonged to the people. Imperial intrusions in the long nineteenth century were followed by the violent forces of Union and Progress. While the republican Terror of 1938 created an internal colony at the mercy of Ankara"--
Sonsuz lütuf ve rahmetiyle bizi yaratan, yaratılış hedefini bize açıklamak ve canlı örnekler olmak için binlerce elçiler ve kitaplar gönderen, onları Hatemü'l-Enbiya Muhammed Mustafa (s.a.a) ve Kur'ân-ı Kerim'le hatmeden, bu nurlu yolu devam ettirmek için Resulullah'tan sonra masum imamlar ve vasiler tayin eden ve bizi bu eşsiz nimetlerle tanıştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamdüsenalar olsun. İlahî mesjları bize ulaştırmakla kalmayıp hayatın her alanında bize canlı örnekler olan, nasıl yaşamamız gerektiğini bize gösteren, bizi Rabbimize bağlayıp O'nunla nasıl münacat etmemiz gerktiğini bile öğreten Allah'ın elçilerine ve onların vasilerine özelli...