You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Haber Kritik programını hazırladığım 1996-1999 yılları arasında hükümetlerin kuruluş ve yıkılışlarını Ankara stüdyolarında programa aldığım konuklarla yakından izleme imkanı buldum. Yüzlerce kıymetli konuğum oldu. Programa aldığım konukların tamamının yayınlanması mümkün değildi. Bu kitap 54.ve 55. Hükümetleri içine alan, kamuoyunda 28 Şubat süreci olarak bilinen dönemi kapsamaktadır. Kitabın oluşmasında yardımlarını gördüğüm çalışma arkadaşlarım ve Mesut Öztürk'e teşekkür ederim. Haber Kritik programına konuk olan başta Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Recai Kutan, Deniz Baykal ve Muhsin Yazıcıoğlu, Avni Akyol, Hasan Korkmazcan, Recai Kutan, İskender Şkupi, Doğan Güreş, Hasan Celal Güzel, Tuğrul Türkeş, Kamuran İnan, İsmet Sezgin, İsmail Cem olmak üzere, konuk olan tüm sayın bakanlara, siyasi parti yetkililerine, milletvekillerine, akademisyenlere ve diğer konuklarıma teşekkür ederim. Haluk Örgün
15 Temmuz hain FETÖ darbesini önlemek üzere halkımız sokağa çıktı. Şehitler verildi. Halkımızın kahramanlıkları basında çokça yer aldı. Oysa bu esnada olayların merkezinde, kışlalar da yaşananlar, verilen şehitler, bizzat erinden generaline kadar TSK mensuplarının kahramanlıkları ve bu isimsiz kahramanların küçük dokunuşlarla “Kalkışma”yı nasıl önledikleri pek dikkat çekmedi. Hâlbuki çok önemliydi. Mustafa Önsel, işte bu askerlerin hikâyelerini, “Aşil’in Topuğu”nda detaylarıyla anlatıyor, sonuçta da FETÖ’nün Kalkışma sonrası geldiği son noktaya ilişkin değerlendirmeler sunuyor. Mustafa Önsel, “O Gece”, sokağa ilk ç...
Benim için komedi, ciddi olmanın tek yoludur. (Peter Ustinov) ‘...Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken...’ diye başlayan ve süregiden masalları yüzlerce / binlerce kere dinlemişizdir hep büyüklerimizden... 1980 öncesinin özgün müzik yorumcusu Melike Demirağ da anlatılan bu masallara karşı onurlu bir tepki ile; ‘...Uyu yavrum uyu/Uyu da sen büyü/Masallarla, ninnilerle uyutayım seni/Filmlerle, şarkılarla büyüteyim seni/.../Bebek birgün büyüyecek dinlemiy(e)cek bu türküyü/Bebek birgün büyüyecek dinlemiy(e)cek bu ninniyi...’ dizelerini bir şarkı yaparak ...
None
Yakın dönem siyaset ve düşünce hayatımızda, liberalizm kadar çok konuşulup liberalizm kadar az bilinen bir kavram herhalde yoktur. Bu, 'liberal' kelimesini düşüncelerine katılmadıkları kişileri yaftalamak için kullananlar için özellikle geçerli. Dahası, kendisini 'liberal' olarak tarif eden birçok kişi için de. Dünya ve özelde Avrupa tecrübesine karşılık 'Türkiye'ye özgü' farklı bir liberalizmden söz ediliyor olması da bu gerçeği doğruluyor. Peki, nedir liberalizm? Türkiye'de liberal tecrübenin yaşadığı kendine özgü serencamının sebepleri nelerdir? Liberalizm ile demokratlık aynı şeyler midir; değilse, farkları nelerdir? Türkiye'de demokrat/liberal cephede yaşanan ayrışmalar, kopmalar, savrulmalar nasıl açıklanabilir? Ve en önemlisi, son çeyrek yüzyılın hâkim liberal söylemi bugün Türkiye'nin 'yarın'ını değil, 'dün'ünü tarif eder niteliktedir? Düne Veda, 'Türkiye'de liberalizmin tarihini ve bilhassa son otuz yılını anlatırken, sadece 'dün'ün analizini yapmıyor. Yarına, geleceğe dair ufuk açıcı bir çerçeve de sunuyor... http://vimeo.com/67802943 [Etkileşim Yayınları]
None
"Ey Türk istikbalinin evladı, işte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. " Mustafa Kemal Atatürk "Söz'ün etkisinin kesildiği yerde, yerini kurşun alır. Kurşun, etkiyi başlatınca, yerini söz'e bırakır. Bu, bir kuraldır; tarihten çıkıyor. Tarihin 'ateşkes' dediği, kitapların 'diyalog' olarak adlandırdığı, hep bu'dur; kurşunun sözünü bitirip sözü söz'e bırakmasıdır. Savaş ise diyalogun durmasıdır. Bu zamanda, sözün söz'ü kurşuna çevriliyor... Söz ve kurşun, ayni öz'ün iki cismidir. Aralarında bir nitelik ayrımı bulunmuyor. Bende ise iki cisim yok; bende sadece bir biçim var. Buna 'kurşunsöz...
Aralık 2018 tarihinde ilkini yayınladığımız “Müzik Kültürüne Dair Çeşitli Görüşler I” adlı kitabımızın hem akademik camiada hem de okuyucuları tarafından beğeni kazanması, çok ara vermeden ikincisinin hazırlığına ve yayınlamasına vesile oldu. Pek çok müzik disiplinini ve bu disiplinlerde yer alan farklı alanlardaki çalışmaları aynı başlıkta toplayan bu kitap, okuyucusuna müziğe geniş perspektifte yaklaşma imkanı sunmasının yanında spesifik konulara duyulan ilgiyi de karşılamayı amaçlayan bir anlayışla hazırlanmıştır. Yine akademisyenlerin kaleminden çıkan yazılar, alanın öğrencilerine bilgi vermeyi ve bu bilgiyi edinirken ay...
Türkçe öğrenmeye olan ilgi yetişkin bireylerde olduğu gibi çocuklarda da kendisini göstermekte; dünyanın farklı coğrafyalarında Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye Maarif Vakfı, Türkiye’de ise üniversitelerin dil öğretim merkezleri ve özel kurslar aracılığıyla çocuklara Türkçe öğretilmektedir. Yunus Emre Enstitüsünün “Tercihim Türkçe” projesi sayesinde yurt dışında, Suriye'de meydana gelen karışıklıklar sonrası Suriyeli çocukların Türkiye’ye göç etmek zorunda kalması ile yurt içinde çocuklara Türkçe öğretimi önem kazanmıştır. Çocuklara Türkçe öğretimi süreçlerini standart hâle getirmek, mevcut sorunları ortaya koymak ve...