You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Yar Yayınları - Samed Behrengi: Tebriz'in Gül Oğlu - Mahir Ulaş Yeşil
“Artık ölüm korkutmuyor beni, ama hayattayken de onu arayacak değilim. Ölümle karşı karşıya gelince –ki bu sık sık oluyor– kaçınılmaz bir gerçekle yüz yüze geleceğim. Ama önemli olan bu değil, önemli olan, benim yaşamımın ya da ölümümün başkaları üzerinde bıraktığı etkidir.” Samed Behrengi, Tebriz’in yoksul bir mahallesinde, bir işçi ailesinin dördüncü çocuğu olarak geldi dünyaya... Sadece yirmi dokuz yıl yaşadı ama bu kısacık hayatının içine hem yoksulluğun bir kader olmadığı başkaldırısıyla onurlu bir eşitlik mücadelesi sığdırdı hem de sayısız masal, derleme, çeviri ve makale bıraktı arkasında. Ekmeğin, hakların ve adaletin herkese eşitçe dağıtıldığı başka bir dünyanın mümkün olabileceğini var gücüyle haykıran, geleceğe ümitli çocuklar yetiştirebilmeye kendini adayan bir öğretmen, aydın ve edebiyatçıydı da aynı zamanda. Dünyayı değiştirecek Küçük Karabalık’ları yetiştirmek uğruna hayatını bile feda etmekten çekinmedi. Bu kitap bir Küçük Karabalık olup dünyayı değiştirmeyi göze alabilenlere adanmıştır
None
This book explores responses to authoritarianism in Turkish society through popular culture by examining feature films and television serials produced between 1980 and 2010 about the 1980 coup. Envisioned as an interdisciplinary study in cultural studies rather than a disciplinary work on cinema, the book advocates for an understanding of popular culture in discerning emerging narratives of nationhood. Through feature films and television serials directly dealing with the coup of 1980, the book exposes tropes and discursive continuities such as “childhood” and “the child”. It argues that these conventional tropes enable popular debates on the modern nation’s history and its myths of identity.
Dünya Düzenini SAVAŞÇILAR ve MACERACILAR İnsana bitki ve hayvanı evcilleştirerek yerleşik yaşama geçme imkanını tanıyan ilk yer, doğu coğrafyasıydı. Bu yüzden ilk kabile düzeninden krallığa ve imparatorluğa doğru değişen ölçekte ilk savaşlar da, bu coğrafyada gerçekleşti. Mezopotamya’dan başlayıp Mısır, Levant, Küçük Asya (Anadolu), İndus ve Çin’e genişleyen tarım ve ticaret coğrafyalarında ilk savaş dumanları tüterken, buna eşlik eden zenginlik, aynı zamanda buralarda dünyanın ilk medeniyetlerini de inşa etmeye başladı. Binlerce yılın ardından batı ufkunda beliren yeni savaşçılar, zenginlik ihtirasına yeni bir yön tayin etmeye başlamış olsalar bile, savaşın ve savaşçının temel mantığı, zemini ve araçları hiç değişmeksizin kendini tekrar etmeye devam edecekti; o da mülkiyet kazanma ve mülksüzleştirmeydi…
"Kar Tanesinin Hikayesi" – Samed Behrengi İranlı ünlü yazar Samed Behrengi, masalsı anlatımı ve derin mesajlarıyla çocuk edebiyatına unutulmaz eserler kazandırmış bir isimdir. "Kar Tanesinin Hikayesi", onun en güzel öykülerinden biri olup, bir kar tanesinin yaşam yolculuğu üzerinden hayatın döngüsünü, değişimi ve doğanın mucizelerini keşfe çıkaran bir eserdir. Bu dokunaklı hikaye, kar tanesinin gökyüzünden yere düşerken yaşadığı maceralarla başlar. Yolda, farklı doğa olayları ve canlılarla karşılaşır, onların hikayelerini dinler ve kendi varoluş amacını sorgular. Behrengi, bu masal aracılığıyla hayatın geçiciliği, doğanın döng...
Masallar ve halk hikayeleriyle harmanlanmış derin insani değerleri öne çıkaran eserleriyle tanınan Samed Behrengi, "Deli Dumrul" adlı kitabında cesaret, güç ve adalet kavramlarını sorgulayan klasik bir hikayeyi yeniden yorumlar. Bu eser, Türk destanlarından bilinen Deli Dumrul karakterinin maceralarını, toplumsal mesajlarla birleştirerek, her yaştan okuyucuya sesleniyor. Hikayede, köprüden geçenlerden zorla para alarak gücünü göstermek isteyen Deli Dumrul, ölümle karşı karşıya kaldığında hayatın anlamını, insan olmanın değerini ve adalet kavramını yeniden sorgulamaya başlar. Samed Behrengi, bu kadim hikayeyi modern bir dille ele alarak, güç ve zen...
Babasıyla çalışmak için büyük kente gelen ve kötü koşullara rağmen mutlu olmaya çalışan küçük ve yoksul bir çocuğun macerasıdır bu. Latif kimi zaman ufak tefek şeyler satar kimi zaman ise arkadaşlarıyla sokaklarda dolanır. Bir gün mağazanın vitrininde duran kocaman bir oyuncak deve görür. Devenin fiyatı çok yüksek olduğu için ona sahip olamayacağını bilir ve bu nedenle hayal gücünü kullanarak deveyle gerçek hayatta yapamadıklarını yapar. Latif deve ile uçarak gezintilere çıkar, karnını doyurur, eğlenir, öteki oyuncak hayvanlarla konuşur ve daha neler neler...
None