You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Sultan II. Abdülhamid, günümüzde varlığını devam ettiren birçok müessesenin kurucusudur. Bu anlamda, ülkenin modernleşmesi ve uluslararası arenada önemli bir aktör haline gelmesi hedefine yönelik olarak ciddi adımlar atmıştır. Modernleşmenin ve güçlü bir ülke olmanın en önemli unsuru olarak eğitimi görüyordu. Bu sebeple döneminde ülkedeki modern eğitim veren okulların sayısı bir hayli artmıştır. II. Abdülhamid uyguladığı eğitim politikasını şöyle anlatır: "Ben elimden geldiği kadar mektepler açarak cehaleti yok etmeye, çocuklarımızı tahsile sevketmeye uğraştım". Genel anlamda bakıldığında II. Abdülhamid döneminde başarılı bir...
I. Dünya Savaşı sonunda mağlup ülkeler, yani, Almanya, Avusturya-Macaristan, Bulgaristan galiplerin kendilerine biçtiği kadere razı olmuşlardı. Bunun tek istisnası Türkiye'dir. Türk milleti Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, galiplerin dayatmalarına ve bağımsızlığını elinden alma çabalarına karşı direnmiş, kendine biçilen rolü kabul etmemiş, büyük bir İstiklal Savaşı vererek, kendi kaderini kendi tayin etmiş ve bağımsızlığını kazanmıştır. Ülkenin iç ve dış düşmanlarla çepeçevre sarıldığı böyle bir ortamda yeniden dimdik ayağa kalkmak ve düşmanları ülkeden kovmak, her milletin gösterebileceği bir direniş değildir. Yani bu olay sıradan bir başarı değildir. İçinde zaman zaman destansı gelişmelerin yaşandığı büyük bir mücadeledir. Dolayısıyla bugünkü genç nesillere Millî Mücadele ruhu, Kuva-yı Milliye ruhu en iyi şekilde anlatılmalıdır. "Sorularla Millî Mücadele Tarihi" kitabı bunu hedeflemekte, gençlerin anlayabileceği bir dille döneme ışık tutmaktadır.
İnsanoğlunun atı evcilleştirmesiyle başlayan hızlı ulaşım macerası tekerleğin icadı ile ivme kazanmış ancak 19. yüzyıla kadar çok yavaş ilerlemiştir. Sanayi inkılabıyla gelen makineleşme hamlesiyle beraber buhar, elektrik ve nihayetinde petrolün makinelerde kullanılmasının önünü açan mekanik gelişmeler ulaşım fikrini farklı bir serüvene taşıdı. Artık bir yere nasıl gidileceğinin yanında ne kadar kısa sürede varılacağı önem arz etmekteydi. Yeni keşiflerle hem bulunduğu yerde hem de gittiği yerlerde daha hızlı ulaşım sağlamayı kafasına koyan insanoğlu balonla gökyüzüne çıktığı zamanlardan çok geçmeden karada da bugün hayatı...
Hayattaki yegâne üstünlüğüm, Türk doğmaktır! Muhterem milletime şunu tavsiye ederim ki; sinesinde yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki cevher-i asliyi çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an feragat etmesin". "Biz doğrudan doğruya milletseveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk topluluğudur. Bu topluluğun fertleri ne kadar Türk kültürüyle dolu olursa, o topluluğa dayanan cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur." ?Ne mutlu Türk'üm diyene" M. Kemal Atatürk Dedelerimiz, ninelerimiz Osmanlı vatandaşı idi. Mustafa Kemal Atatürk bir Osmanlı paşası idi. Biz onların canları pahasına kurtard...
1890'lı yıllarda Yahudiler, Rusya başta olmak üzere Romanya ve Yunanistanda uğradıkları baskılar yüzünden bu ülkeleri terk etmek zorunda kaldılar. Sığındıkları ilk ülke ise Osmanlı Devleti oldu. Dönemin Padişahı II. Abdülhamid, başlangıçta insani nedenlerle Yahudilerin Filistin dışındaki Osmanlı vilayetlerine yerleşmelerine izin verdi. Fakat Yahudiler vaad edilmiş topraklar olarak kabul ettikleri Filistine yerleşmek istiyorlardı. II. Abdülhamidin saltanatı süresince bu konuda yoğun çabalar harcadılar. Özellikle Rotschild ve Baron Hirsch gibi zengin Yahudiler, Filistinde toprak satın alarak buralara göçmen yerleştirmeye çalıştılar. 1896 yılın...
Üç kıtanın son hükümdarı Sultan II. Abdülhamid. Otuz dördüncü Osmanlı padişahı. Sultan Hamid ülkenin çok zor dönemlerden geçtiği bir süreçte devlet başkanlığı yaptı. Bu süre içinde ülkeyi ayakta tutma çabası verdi. 33 yıllık bir iktidardan sonra tahttan indirildi. Kendisinden sonra gelen padişahların ülke yönetiminde her hangi bir etkinliklerinin olmadığı göz önünde bulundurulursa, II. Abdülhamid Osmanlıların son ve gerçek İmparatoru idi. Sultan Hamid devleti idare ederken keyfi hareket etmez, birçok konuda uzmanların görüşünü alır, son kararı kendisi verirdi. Bu bağlamda, II. Abdülhamid idaresi aslında merkezi yönetimin güçlü o...
Savaşların toplumsal yapıda topyekün değişimlere neden olmasından söz edilebilir. İnsan ve toplum üzerinde büyük dönüştürücü/yıkıcı etkisi olan savaşın bilinmesinin önemi açıktır. Savaşın oluşturucu ve dönüştürücü yasalarının bilinmesi engellenmesi ve kontrol edilmesi çabaları açısından yönlendirici olacaktır. Bununla birlikte savaş olgusunun genel geçerliği olan bir açıklamasının yapılması güçtür. Her şeyden evvel toplumsal olguların esnek doğası bu türden bir açıklamanın yapılmasına müsaade etmeyecektir; fakat savaşların bağlı olduğu yasaların bilinmezliğini kabullenmek sorunu çözmekten vazgeçmektir. Bu ise, kabu...
Binlerce yıllık süreçte belli bir bilgi birikimi ve ilişki ağları içinde oluşturulmuş çok büyük ve tekelleşmiş bir güç sistemi olan Küresel Finans Oligarşisinin başında çoğunlukla dünya nüfusunun % 0,2'sini teşkil eden Yahudiler vardır. Bunların en başında da Almanya, Frankfurt kökenli olup Avrupanın önemli şehirlerine yayılmış olan banker kökenli bir aile olan Rothschildler vardır. Rothschild ailesi 200 yılı aşkın bir dönemde perde arkasında kalarak eli kolu her yere uzanarak dünyada söz sahibi olmuştur. Rothschild ailesi dünyada ekonomik ve politik sistemin nasıl çalıştığını çok iyi bilir. Aile bireyleri. Özellikle finans ve enerji...
Günümüzde cereyan eden birçok mesele geçen asırda da hemen hemen aynı şekilde yaşanmıştı. Başta devlet adamlarımız olmak üzere okuma-yazma bilen her Türk’ün imparatorluğun 19 yüzyıl ve 20 yüzyılın başındaki dağılma sürecini, ayakta kalabilmek için yaptığımız mücadeleyi, izlediğimiz yanlış siyasetler ve yaptığımız hatalar ile o dönemde Avrupa’nın bize karşı izlediği siyaseti bütün teferruatıyla okuması gerekir. Bu kitapta Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde yaşanan ve günümüzde de yansımaları olan ilginç hadiseleri okuyacaksınız.