Welcome to our book review site go-pdf.online!
You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
İnşaat Mühendisleri İçin Jeoloji
İnşaat Mühendisleri İçin Jeoloji kitabı, 1991 yılından bu yana Gazi Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği bölümünde okuttuğum dersleri kapsamaktadır. Jeolojinin uygulama alanında hızlı bir gelişme göstermesi, kitabımızın bu dördüncü basımında yeni konuları işleme ve öğretme imkânı vermiştir. Jeoloji verilerinin İnşaat Mühendisliğinin Geoteknik, Deprem Mühendisliği ve Hidrolik anabilim dallarının farklı alanlarında kullanımının yaygınlaşması, jeolojinin önceki yıllara göre daha da hızlı gelişmesini sağlamıştır. Çağımızda gelişmiş ülkeler jeoloji bilimine gerekli önemi vermekte, buna bağlı ...
Güncel Mühendislik Bilimleri Araştırmaları Kavramlar, Araştırmalar ve Uygulamalar
Güncel Mühendislik Bilimleri Araştırmaları Kavramlar, Araştırmalar ve Uygulamalar
Fiziki Coğrafya Alanında Uluslararası Araştırmalar I
İnsanoğlunun dünyada yaşadığı süre boyunca doğaya olan merakı ve doğayı anlama ve açıklama çabası uzun yıllardır üzerinde uğraş verdiği bir alan olmuştur. Bu alanı kendine görev kabul etmiş olan Coğrafya bilimi, ilkçağlardan günümüze kadar öğrenmek ve bu bilgileri öğretmekteki önemini hiç yitirmemiştir. Doğal ortam ile insan arasındaki karşılıklı ilişkileri inceleyen bir bilim olan Coğrafya, geçmişte olduğu gibi günümüzde de öneme sahip olan bilimlerden biridir. İnsanın, yaşadığı doğal ve beşeri ortamı sürdürülebilir ve rasyonel olarak kullanması, bu ortamlardaki sorunları görebilmesi ve onlara doğru çözümler üretebilmesi, sahip olduğu coğrafi bilgi ile ancak mümkündür. Coğrafyanın doğal ortamla ilgilenen bölümü Fiziki Coğrafya, Jeomorfoloji, Klimatoloji, Hidrografya, Bitki ve Toprak Coğrafyası gibi alt dalları sahiptir. Fiziki Coğrafya, bu alt dalları vesilesi ile Fen ve Mühendislik bilimleri ile yakın işbirliği halindedir.
YAPISAL ONARIM VE GÜÇLENDİRME
Türkiye’nin önemli bir kısmı, aktif deprem kuşağında yer almaktadır. Son yüzyılda yaşanan depremlerde, yıl başına bin insan düşen bir can kaybı yaşanmıştır. Can kaybının yanında, yaşanan depremlerde hasar gören ya da yıkılan yapılar önemli ekonomik kayıplara neden olmuştur. Son depremler, ülkemizin hemen hemen her yerinde, deprem bakımından yetersizlikler içeren yapıların bulunduğunu ortaya koymuştur. Yetersiz olduğu bilinen bu yapı stoku Ülke için büyük bir risk oluşturmaktadır. Ülkenin en önemli sorunlarından birisi de bu riskin azaltılmasıdır. Riskin azaltılması niçin deprem bakımından yetersiz olan yapıların güvenli hale get...
Bilgi Merkezlerinde Risk ve Kriz Yönetimi
Sevgili dostum Doç.Dr. Alpaslan Hamdi KUZUCUOĞLU benden önsöz yazmamı istemesinden şüphesiz gurur ve onur duydum. Ama keşke daha önce böyle bir değerli eser hazırladığından haberim olsaydı dedim. Çünkü ancak bu tür çalışmalarla ülkemizde çok ihtiyaç duyduğumuz afet yönetimi konusunda fikir ve dil birliğini sağlayabiliriz. Tamda bu cümleyi yazarken 30 Ekim 2020 tarihi saat 14:51 itibari ile İzmir’de 6.6 büyüklüğünde bir deprem oldu. Ben Üsküdar’da hiç hissetmedim ama maalesef İzmir’de enkaza dönüşen binalar ve de can kayıpları var. Şu anda İzmir’de “Bilgi Merkezleri” de dahil olmak üzere herkes kriz yönetimine başvurmak zorunda. ...
Deprem Araştırmaları
None
Mühendislik Bilimlerinde Yeni Yaklaşımlar
Mühendislik Bilimlerinde Yeni Yaklaşımlar
Mimarlara Mektuplar 2003
Mimarlara Mektup 2003 yılı 47,51-63 sayıları
Yapıcının Türküsü
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği bünyesinde 1954 yılında kurulan İnşaat Mühendisleri Odası'nın kurumsal tarihi, 1950'li yıllardan 2000'lere kadar Türkiye'de ve dünyada yaşanan toplumsal, siyasal ve ekonomik gelişmeler ışığında ele alınmaktadır.
DEPREMLER, DİRENÇLİ ŞEHİRLER VE İSTANBUL
... “Türk Evi” mimarisi esas alınarak kurulacak mahalleler ile hem dirençli kentler hem de dünyaya örnek olacak şehirler inşa etmemiz mümkündür... ... Şehirlerimizi dönüştürürken; dönüşen veya değişenin sadece fiziksel mekânlarımızın olmadığını, beraberinde adalet duygumuzun, sosyal, ekonomik, kültürel değişim ve dönüşümün de meydana geldiğinin farkına varmalıyız. Bunun farkına vardığımızda, “Herkes İçin Şehir” diye ifade edebileceğimiz şehirler, sadece “benim” için değil, “hepimiz için” olur...
