You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Dünyayı zem hakkında inen ayetler ve emsali pek çoktur. Denilebilir ki, Kur’an-ı Kerim'in geneli dünyayı aşağılamak, onu insanların gözünden düşürmek ve Ahirete yönelmelerini sağlamayı telkin eder. Hatta peygamberlerin amacı da budur, onlar insanlığa ancak bunun için gönderilmişlerdir. Bu mesele ile ilgili olan hadislerin bir kısmını nakledeceğiz. Rivayete göre Peygamber'imiz (s.a.v.) bir gün yolda yürüyen bir koyun leşine rastlar, yanındakilere: “Pis koyun leşine, sahibinin önem vermediğini kabul eder misiniz?” diye sordu. Sahabeler: “Evet kabul ederiz, önem vermediği için onu çöpe attılar” diye cevap verdiler. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) sahabelere buyurdu ki: “Nefsimi kudreti elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, Allah katında dünya, şu koyun leşinin sahibinin gözünde olduğundan daha değersizdir. Eğer Allah katında dünya bir sivrisinek kanadı kadar değer taşısaydı, ondan kâfirlere bir içim su bile vermezdi.” Peygamber'imiz (s.a.v.) buyuruyor ki: 'Dünya müminin zindanı ve kâfirin cennetidir.” ...
Önce şu bilinmelidir ki, iman dinin ve dindarlığın temelidir. Bu temel bir binanın temeline benzer. Bilindiği gibi, bina temeliyle ayakta durur. Onun için, işe bu temeli sağlamlaştırmakla başlanır. Çünkü temel çürük olursa, üstüne dikilen bina ne kadar süslü, gösterişli, teferruatlı ve pahalı olursa olsun, yıkılmaya mahkûmdur. Tıpkı bunun gibi, dinin ve dindarlığın yaşaması, hâdiselere karşı dayanması, dünyada mutluğuna, ahirette ebedî saadete vesile olması için temel durumunda olan imanın sağlam ve sağlıklı olması, ifrat ve tefritlerden, hurafe ve yanlışlardan hâli ve âri olması lâzımdır.
Hikmet ehlinden biri der ki: — Vücudun sıhhat ve selâmeti az yemekte; Ruhun sıhhat ve selâmeti günahsız olmakta, dinin selâmeti ise, mahlûkatın en hayırlısı Hz. Muhammed’in güzel ahlakına sâhip olmaktadır. Şanı yüce olan Allah buyurur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَلْتَنْظُرْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ لِغَدٍۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ خَب۪يرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ "Ey iman edenler! Allah’a itaatsizlikten sakının. Herkes yarın için ne hazırladığına baksın! (Evet) Allah’a itaatsizlikten sakının; şüp...
Bismillâhirrahmânirrahîm Allah Teâlâ’ya hamd ve senâ, O’nun Resulüne salat ve selâm olsun. Bil ki, saadet kapıları ilim ve ameldir. Amel ise açık ve gizli olmak üzere iki kısımdır. Gizli amel de sakınılması gereken kötü (çirkin) amellerle kazanılması gerekli olan iyi (güzel) ameller olmak üzere ikiye ayrılır. Saadet kapıları olan bu şeylerden her biri de on prensipten oluşur. Biz bu şeylerin kapsadığı prensipleri dört bölüm halinde açıklayarak, girmek isteyenler için saadet kapılarını açmak istiyoruz. Bu kapılar açılınca da tefekkür ve mücâhede gücüyle onları geçerek dünya ve ahiret cennetine dahil olmak kolay olacaktır.
Atmospheric Violence grapples with the afterlife of environmental disasters and armed conflict and examines how people attempt to flourish despite and alongside continuing violence. Departing from conventional approaches to the study of disaster and conflict that have dominated academic studies of Kashmir, Omer Aijazi’s ethnography of life in the borderlands instead explores possibilities for imagining life otherwise, in an environment where violence is everywhere, or atmospheric. Drawing on extensive fieldwork in the portion of Kashmir under Pakistan’s control and its surrounding mountainscapes, the book takes us to two remote mountainous valleys that have been shaped by recurring envir...
None
Kur’an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur: "Rabbinin yoluna hikmet ve güzel mev'iza ile davet et ve insanlarla en güzel şekilde mücadele et. Senin Rabbin kimin O'nun yolundan saptığını ve kimin hidayet üzerinde olduğunu çok iyi bilir.”[1] Bu ayet-i kerimede, Allah Teâlâ’nın yoluna davet etmek için üç yöntem bildirilmiştir. Ehline göre değişen bu yöntemlerin birincisi, hikmetle davet etmektir. Hikmet ise ilim ve İlmî delillerdir. Yöntemlerin İkincisi güzel mev'iza ile davet etmektir. Güzel mev'iza ise kalbi yumuşatan, onda Allah korkusu ve ümit uyandıran sözler ve nasihatlerdir. Yöntemlerin üçüncüsü de en güzel şekilde mücadele etmektir. Mücâdele de iki türlüdür. Bunlar dille mücadele ve kılıçla mücadeledir. En iyi mücadele ise dil ehli ile sözlü mücadele etmek, kılıç ehliyle de fiilî mücadele etmektir. Bunların yerini değiştirmek, mücadeleyi en iyi mücadele olmaktan ve dolayısıyla emredilen mücadele olmaktan çıkarır.