You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Kapadokya toprakları sürekli düşman saldırılarına uğruyordu. Sınır hattını geçmeyi başaran yüzlerce asker, insanlara saldırıp evleri yağmalarken Digenes tüm gücüyle savaşıyordu. Düşman askerlerini sınır hattından püskürtmeyi başaran Digenes’in gösterdiği cesaret kısa sürede tüm ülkeye yayıldı. Digenes’in kahramanlıklarını duyan İmparator, onu ödüllendirmek üzere muhafızlarıyla birlikte Euphrates (Fırat) Nehri kenarındaki evine vardı. Misafirini kapıda eğilerek karşılayan Digenes kendisini ziyarete gelmesinin sebebini sordu. İçeri giren İmparator: “Cesaretin tüm ülkede konuşuluyor. Keşke topraklarımda senin gibi dört askeri...
Çağlar öncesine uzanan köklü tarihimizi, yeni kuşaklara sevdirmek çok önemli. Kadim coğrafyamızı, genç nesillere tanıtmak paha biçilmez nitelikte. Güneyde Toros Dağları, batıda Aksaray, doğuda Malatya ve kuzeyde Karadeniz kıyılarına kadar uzanan geniş bir yelpazede, kuşaklar boyunca tarihe damga vurmuş olayları ibretle okumak, şüphesiz çok önemli bir tecrübe. Kahramanlıklar, fedakârlıklar, dostluk, kardeşlik, inanç, sevgi, aşk, bilgelik, erdem... İsrafil Baran'ın özenli üslubuyla, farklı kültürlerin müthiş zenginliğiyle yoğrulmuş hikâyelerde, Kapadokya'da dilden dile dolaşan efsaneleri bir arada bulabilmek, gençlere hem keyifli bir okuma serüvenini, hem de bilgilendirici bir tecrübeyi bir arada sunuyor.
Likya Öykülerinde Antalya’nın batı kesiminden Muğla’nın güneydoğu ucuna kadar uzanan ve günümüzde Teke Yarımadası olarak adlandırılan bölgede neolitik çağdan günümüze kadar ulaşmış tanrı, tanrıça ve kahramanların yaşamlarından kesitler bulacaksınız. Yazar İsrafil Baran, antik dünyanın yapıtlarıyla doğal güzelliklerinin iç içe girdiği ışık ülkesi Likya’da binlerce yıl önceden günümüze dek ulaşan olayları, tarihi kaynaklar ışığında, mitolojideki boşluklardan yararlanarak özgün kalemiyle bizlere yeniden anlatıyor. Bilinçli birey sorumluluğuyla üzerinde yaşadığımız toprakların binlerce yıllık öyküsünü gençlere tanıtmak amacıyla kaleme alınan bu kitap, mitolojik öykü alanında Likya bölgesi için bir ilki oluşturuyor.
Kırmızı Leylek Yayınları bünyesinde, süreli yayın periyoduyla değil belirsiz zamanlarda kitap formatıyla hazırlanan Kırmızı Edebiyat Bukazin’in ilk sayısında İsrafil Baran, Ali Emre Arvas, Polat Onat, Abdurrahman Fırat, Afi Can, Harun Çolak, Fuat Kurumahmut, İshak Özlü, Hale Yıldız, Gamze Atalay, Murat Çokyiğit, Kadir Bayrak, Asım Arıkan, İsmail Hilal, Davut Tunçbilek, Abdulkadir Şen, Hüseyin Bölük, Harun Tınas, İlkay Coşkun, Mete Deniz, Tuğçe Kaman Aslan, Oğuz Özdem, Zekeriya Çakabey, Fatma Gümüş Tekin, Veysel Altunbay, Malik Yavaş, Osman Olcay Yaman, Halime Adıgüzel, Remzi Koçak, Ayşe Paslanmaz, Enes Osman Aba, Nisanur Çoban, Şeyhmus Sa...
Başkentteki Fergani Gözlemevi’nde gerçekleştirilen genel kurul toplantısının ardından yapılacak basın açıklaması tüm ülkede heyecanla bekleniyordu. Başkan Semih Göktürk, alternatif bir yaşam alanı sunan Mars için hazırladıkları plânı açıklamak için salona giriş yaptığında onlarca basın mensubu ve ekranları başındaki milyonlarca insan nefeslerini tutmuştu. “Bildiğiniz üzere Mars’a uzay aracı göndermek için en uygun zamanlar yakınlaşma dönemleridir. Üç Türk gökmenimizin bulunduğu uzay gemimizi temmuz ayındaki son yakınlaşmada Mars’a göndereceğiz.” Bu haber ülkede büyük ses getirmişti. Gazete ve televizyonlarda her gün Mars hakkında haberler çıkıyordu. Bazıları Mars’ta yaşam kolonilerinin kurulması durumunda Türk halkının büyük bir zenginliğe kavuşacağını yazıyor, bazıları ise yeni bir yaşam kolonisi kurmak yerine bu enerji ve parayı dünyayı güzelleştirmek için kullanılması gerektiğini savunarak yapılan çalışmaları eleştiriyordu.
2018’in mayıs ayında Nuri Bilge Ceylan’ın “Ahlat Ağacı” filmi gösterime girdiğinde oldukça önemli bir tartışmaya sebep oldu. Filmin jeneriğinde “Alıntılar ve Edebi Kaynaklar” arasında ismine yer verilen Polat Onat’tan, yazdığı “Taşra Mektubu”nu filmde kullanmak için izin alınmaması ve telif ücreti ödenmemesi kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Görüşler iki kutupta yoğunlaştı: Kimisi “Bu durumun Polat Onat gibi tanınmamış bir yazar için önemli bir reklam mahiyetinde olduğunu, Nuri Bilge Ceylan’ın filminde bu mektubu kullanarak yazara lütufta bulunduğunu” iddia etti. Kimisiyse “Polat Onat’ın Taşra Mektubu’nun filmde iz...
Bu kitabı eline aldığına göre cesur bir insan olmalısın. En baştan söyleyeyim. Bu kitap sıradan bir korku kitabı değil. İçerisinde yazarın da başından geçen gizemli olaylar yer alıyor. Anadolu’da yaşanmış gerçek olayların kurguyla anlatıldığı öyküleri okumak için gece olmasını bekle. Odanın ışığı kapat, yorganı üstüne çek. El feneri yardımıyla okumaya başla. Geçimini mezar hırsızlığıyla sağlayan bir adam, insanlara musallat olmuş bir ruh, fotoğraftaki gizemli bir kız ve köy okulunda gerçekleşen esrarengiz olaylar. Korku Öyküleri, yürüdüğün yollara, mezarlıklara, duvarındaki aynaya başka türlü bakmanı sağlayacak.
“Gereksiz cümleler kurmayacağım, övgüyü hak eden bir eser...” Nihat Gen “Bazı yazarlar vardır seslerini hemen tanırsınız. İşte üslubuyla zihinlerde kalacak bir yazar…” Sezen Akbaba “İyi bir yazar düşündüklerinin hepsini kâğıda aktarabilen kimse değildir. Bunları güzel bir biçimde anlatabilendir. Arkadaşımız bunu eserinde fazlasıyla örneklendirmiş. Basit şeyleri güzel anlatmayı becermiş.” İlhan Şanlı Son zamanlarda elime alıp bitiremeden bıraktığım o kadar çok kitap oldu ki. Bu kitaba da önyargıyla yaklaşmıştım, mest olmuş halde bitirdim. Eleştirebilecek bir şey bulamadım. Hülya Sever
Genel Yayın Yönetmenliğini Gülseren Baran’ın yaptığı Edebiyat Gazetesi’nin manşetinde Umut Özkan’ın “Ankara’nın Kayıp Tarihi” başlıklı yazısı yer alıyor. Söyleşi bölümünde, Kanada ve Lüksemburg’da düzenlenen sanat yarışmalarında ödüle layık görülen ve 2006 yılından beri beş kişisel sergi gerçekleştirmiş olan Ressam Sema Maşkılı’nın ile resim sanatı hakkında konuşuldu. Editörlüğünü Yücel Aydın’ın üstlendiği Edebiyat Gazetesi’nin haziran sayısında Orman isimli öyküsüyle Barış Bozdağlı, Aşağıdakiler isimli öyküsüyle İsrafil Baran, Edebiyatımızda Türküler isimli yazısıyla Fırat Kasap, Vicdan Mahkemesi isimli yazısıyla İsmail Hilal ve Minyatür Tanrılar isimli kitap değerlendirme yazısıyla İlkay Coşkun yer aldı.
20 yazarın 21 öyküsü KENTE KLARK ÇEKEN ÖYKÜLER başlığı altında karşında. Bu öykülerin 20'si bu kitap için yazıldı. Kitabın içine daldığında niteliğin niceliğin önüne geçtiğini fark edecek merak ve keyifle sayfalar arasında gezineceksin.