You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
İletişim ve kitle iletişim araçları dünyanın gelişiminde ve değişiminde daima belirleyici ve yönlendirici olmuştur. Özellikle teknolojik gelişimlerin iletişim mecrasında kullanımı ile, sözlü, basılı, görsel birçok düşünce ve sanat ürünü iletişim biliminin rüştünü ispatlamasına olanak sağlamıştır. Gazete, radyo ve televizyon ortaya çıktıkları dönemden itibaren birey ve toplumun gelişiminde önemli işlevler üstlenmiş, adı geçen bu mecralar teknolojik gelişmeleri takip ederek ve içeriklerini zenginleştirerek varlıklarını sürdürmüşlerdir. İnternet ve dijital yayıncılık alanındaki gelişmeler medya kurumlarının işleyişinde, ör...
Bir avuç biliminsanı bir araya geldik ve dijital iletişim çağında iletişimin ulaştığı boyutları gözöüne alarak iletişim okumaları kitabımızı beğenilerinize sunuyoruz. İletişim üzerine neler yazılmadı ki? İnsanlar yeni teknolojilerle karşılaştıkları zaman çeşitli tepkiler gösterirler. Bu tepkiler bir araya gelir ve toplumun yeni teknolojilere bakışını oluşturur. Yeniliklerin benimsenmesi üzerine birçok iletişim bilimci çalışmalar yapmıştır fakat yeniliklerin yerleşmesi hiçbir zaman da eskinin veya geleneksel olanın unutulması olarak insanların karşısına çıkmamıştır. Çalışmamız, yeni teknolojilere giden yolda gelenekselin de var...
İnsanlar okumaktan çok bakmaya eğilimlidir. Televizyon kanallarının alabildiğine çoğaldığı bir ortamda gazeteciliğin de görselliğe büründürülmesi izleme kültürünü daha cazip hale getirmiştir. Gazetelerde kullanılan fotoğraf ve çeşitli görsellerin okuyucu açısından çarpıcı yönü keşfedildiğinden beri karikatür de gazetelerde daha fazla yer almıştır. Mağara duvarlarından saray raporlarına, haftalık bültenlerden dergi kapaklarına pek çok mecrada sosyal yaşamın bir parçası olmayı sürdüren karikatür gülme ve eğlenmenin ötesinde ciddi konulara eğildiğini göstermiştir. İnsanların görsel cazibeye olan yatkınlığını fırsat bilerek...
None
Toplumun ve ülkenin kalkınması için sosyal bilimler ve sosyal bilimciler çok önemlidir. Toplumu ilgilendiren her olay sosyal bilimlerin konusu olduğundan, disiplinlerin ortak paydasında birlikte çalışmak toplum için büyük önem taşımaktadır. Sosyal bilimler çatısı altında; uluslararası ilişkiler, coğrafya, tarih, hukuk, felsefe, eğitim bilimleri, psikoloji, ilahiyat, sosyoloji, dilbilim, arkeoloji, siyaset bilimi, müzikoloji, işletme, turizm gibi akademik disiplinler bulunmaktadır. Bu eser, sosyal bilimlerdeki güncel sorunları ele almayı amaçlamaktadır. Bu eserde, sosyal bilimlerde öne çıkan bu konularda yapılan çalışmalara yer verilmiştir. Sosyal bilimler alanında birbirinden farklı çalışmaların yer aldığı bu kitapta, işletme, yönetim, pazarlama, muhasebe dilbilim, hukuk, siyaset bilimi ve iktisat alanlarında hazırlanan yirmi bir çalışmaya yer verilmektedir. Sosyal Bilimler alanına ilgi duyan herkesin ilgiyle okuyacağı bu eser, toplumsal ve beşeri bilimlerin sürekli gelişime açık yapısını bir kez daha ortaya koymaktadır.
One of the consequences of the digital revolution is the availability and pervasiveness of media and technology. They became an integral part of many people’s lives, including children, who are often exposed to media and technology at an early age. Due to this early exposure, children have become targeted consumers for businesses and other organizations that seek to utilize the data they generate. The Handbook of Research on Children's Consumption of Digital Media is a scholarly research publication that examines how children have become consumers as well as how their consumption habits have changed in the age of digital and media technologies. Featuring current research on cyber bullying, social media, and digital advertising, this book is geared toward marketing and advertising professionals, consumer researchers, international business strategists, academicians, and upper-level graduate students seeking current research on the transformation of child to consumer.
Tüketim insanla birlikte var olmuştur. Binlerce yıldır insan tarafından biçimlendirilmiş, insanı biçimlendirmiş, çağın zamanın ve günün koşulları ile birlikte farklılaşmış, dönüşmüş, yeni biçimler almış ve varlığını olağanüstü hâllerde bile kesintisiz devam ettirmiştir. Başlangıçta varoluş veya hayatı devam ettirme zorunluluğu ile ortaya çıkan tüketim, zamanla insanın kendini ifade etme biçimi haline dönüşmüştür. Tüketim biçimlerimiz bu nedenle yaşadığımız coğrafyadan, çağın koşullarına, teknolojinin imkânlarından kişiliğimize ve hatta geçmişimize kadar her unsurun izlerini taşır. Bu nedenle insanı anlamak tüketim...