You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Medeniyet, yaklaşık iki yüz yıldır yoğun olarak tartışılan bir kavramdır. Ve maalesef Batı-merkezli olarak tartışılan bir kavramdır. Batının bu mevzudaki tezi basit ve kesindir: “Tek bir medeniyet vardır o da Batı medeniyetidir!” Maalesef aynı iddia Cumhuriyet’in kurucu kadrosunun da kabul ettiği bir yargıdır. Yargıdan da öte önyargıdır. Bu ön yargı inceden inceye, bir ideolojik aygıt olarak işleyen eğitim sistemleri sayesinde, yeni nesillere de aktarılmıştır. Ve bu sebeple hala günümüzde de bu önyargı hakim paradigma olarak yaşamaktadır. Son Paris saldırılarında da bu önyargının çağdaş yansımalarını gördük. Saldırı münasebet...
İçinden geçmekte olduğumuz süreç, dünyanın çok boyutlu bir kriz içinde olduğunu göstermektedir. Siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel düzlemde belirtileri iyice açığa çıkan bu krizin arkaplanları ciddi olarak yoklandığında, yüzeysel değil paradigmatik bir nitelik taşıdığı görülecektir. Dolayısıyla siyasal ve ekonomik küçük dokunuşlarla halledilemeyecek ölçüde derin, bütüncül ve düşünsel çabaları gerektirmektedir. Bu durum dünyaya egemen olan düşünsel perspektifin sorgulanması kadar yeni bir paradigma ile düşünce inşasını ajandamızın birinci gündemi kılmaktadır. Elinizdeki kitap; bir yandan mezkur krizin en temeldeki düşünse...
“Kültürlerarası felsefe bugün hiç olmadığı kadar gereklidir.“ Gernot Böhme Türkçede ilk olarak Afrika Felsefesi adlı kitabı ile tanınan Kimmerle’yi Avrupa dışı felsefe geleneklerini ciddiye alarak, onlarla somut olarak uğraşmaya yönlendiren şey, Jacques Derridas’nın Avrupa felsefesindeki kültürmerkezciliği eleştirisi ve Julia Kristeva’nın ötekilik kavramı hakkındaki incelemeleri olmuştur. Gilles Deleuze’ün Fark ve Tekrar (1968) adlı kitabında ortaya koyduğu farklılık teorisine dayanan Fransız diferans felsefesini yakından inceleyen Kimmerle, bu felsefenin klasik Avrupa felsefesinin temelinde yattığını ileri sürdüğü özdeşlik mantı...
ÖNCE TEMİZLİK Bilge Dostlar, Dünya dört temel unsurdan oluşur: Hava, su, toprak ve ateş. Havada hayat vardır. Toprakta yaşar ve rızkımızı kazanırız. Ateşte yiyecekleri pişiririz. Suyu içer ve onunla temizleniriz. Kıymetli kardeşler, Mikroba sormuşlar “Nasılsın?” diye. “Ah şu temizlik olmasa dünyaya hükmederim.” demiş. Sağlıklı olmanın ilk şartı temizliktir. Sahip olduğumuz en değerli nimetlerden biri de sağlıktır. Başımız ağrısa, dişimizde bir problem olsa dünyamız kararmaz mı? Değerli Dostlar, Bir adam işe girmek istiyormuş. Patron, adamı görüp tanımak istemiş. Adam huzura çıkmış. Üstü başı perişanmış. Bir de devamlı...
Essays on various facets of Nursi’s spirituality as portrayed in his Risale-i Nur.
None
Evrende bir atomun yapısından gezegenlere ve yıldızlara, bir hücreden dünyadaki ekosistemin bütününe kadar her şey, insanda hayranlık uyandıran eşsiz bir tasarım ve mükemmel bir düzen içindedir. Bu düzen içinde kimi sapmaların bulunması ve bunların insanların tutum ve davranışlarından kaynaklanması, insan-çevre ilişkilerini ilmî ve fikrî boyutlarıyla ele almayı gerektirmektedir. Sanayi devrimi sonrasında sanayileşme ve hızlanan teknolojik gelişmeler, 20. yüzyılda da teknolojilerin insan hayatı üzerinde çok etkin bir konuma geçmesinin çevre üzerinde çeşitli olumsuz etkileri de olmuştur. Bu etkiler arasında görmezden gelinemeyecek b...
Liderin etkisi etkileyebildiği insan sayısıyla orantılıdır. Bu etkileme alanının yüksekliği ise lider olacak bireyin içinde bulunulan toplumun sosyo-kültürel değişkenlerine ne kadar yakın olduğuyla bağlı olacaktır. Bu kitabın varsayımlarından birini, insanlardaki genel temayülün kendilerine benzeyene yakınlık duymaları kabulü oluşturmaktadır. Liderliği sosyal, kültürel, ekonomik, sanat, devlet, yönetim şekli, coğrafi yapı, aile yapısı gibi pek çok değişken etkilemektedir. Kitabımızın temel dayanağını oluşturan ve bireyin inanç yapısı anlamına gelen din, bireysel davranışlara şekil verdiği gibi toplumların da davranış meylini etkile...