You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Since the beginning of the 20th century, public administration (PA) departments have been established, primarily in the USA and later in other Western countries, and education in the field of public administration has been provided in these departments. As the field of public administration has been changing due to globalization, government reforms, and increasing governance practices within intergovernmental networks, research and teaching in public administration has also had to adapt. Public Affairs Education and Training in the 21st Century highlights the best practices of various countries in public administration and policy education and training to contribute to the development of the...
Modern toplumun geleneksel okul kurgusu statik, standart ve uzun erimli bir sosyal olgu tanımı üzerine kurulmuştur. Geleneksel okul, örgütlenmesinden insan kaynağına, içeriğinden yöntemine, finansmanından yönetimine modern zamanların beklentilerini, sanayi toplumunun ve ulus-devletin ölçütlerine göre karşılamak üzere kurgulanmıştır. Bugün geleneksel okul, kendini var eden şartların tamamen değiştiği bir dönemde var olmaya uğraşmaktadır. Geleneksel okulu besleyen sosyal ilişki ve yapılar yeni bir biçim almış, okulun çıktılarına muhtaç olan üretim süreçleri ve beklentileri dönüşmüş, otorite, güç ve meşruiyet anlam değiştirmiştir. Eğiti...
This book discusses competitive issues related to globalization, financial system and institutions from a managerial perspective. Contributions in this volume cover competitive strategies, risk management, controlling and custom finance in Finance & Banking. The novelty of the book is in demonstrating the innovative solutions to managerial issues in the global financial system. The contributions in this volume are peer-reviewed by the Society for the Study of Business and Finance.
CAMİLERİ GENÇLEŞTİRELİM, VAR MISIN? Geçtiğimiz ay, dergimiz baskıya gitmeden önce, İkitelli’deki Erkam Yayınları’nın merkezinde, öğle namazı için mescitte toplanmıştık. Kıymetli Abdullah Sert Abimiz, farza durmadan önce, henüz inşaat aşamasında olan ve bulunduğumuz noktadan rahatça görülebilen camiye doğru bakıp şöyle dedi: - Görüyor musunuz, çalışanlardan biri inşaat alanında namaz kılıyor, tam fotoğraflık manzara. Hep birlikte pencereye yöneldik, caminin inşaatında çalışan o işçinin henüz beton halindeki düzlükte namaz kılışını seyrettik. O sırada, Mehmet Lütfi Arslan Abimiz şöyle dedi: - Her iki manada da camiy...
Bu kitapta ilkbaharın dirilişini ve taptaze kokan coşkusunu, yazın neşesini ve meltem kokulu gecelerini, sonbaharın hazan kokan firakını, kışın yalnızlığını, kokunun bize hissettirdiklerini, duygu dünyamızdaki karşılığını, "koku ve insan” arasındaki kopmaz bağı konuşacağız. Koku dünyasının baş aktörleri olan çiçekleri, meyveleri, baharatları, ağaçları ve hayvanları konuşacağız. Karanfilin hüznünü, gelinciğin yalnızlığını, lalenin asaletini, papatyanın neşesini, kardelenin azmini, lotusun gizemini ve gülün destanını konuşacağız. Zaman zaman bilimsel çalışmalardan, tıbbi tanımlardan, tarihsel verilerden faydalanacağız. Koku duyumuzu konuşacağız. Kokunun farklı toplumlardaki, farklı medeniyetlerdeki yerini, dününü ve bugününü, bir kültür olarak kokuyu konuşacağız.
Kimsenin Aklına İhtiyacın Yok mu? Temmuz ayında kâh konferanslar kâh bazı hususi ziyaretler vesilesiyle Anadolu’daydım, Karadeniz hattındaki neredeyse tüm şehirlerimizi ziyaret ettim, birbirinden farklı gençlere selam verdim, hâl hatır sordum. Rize yaylalarından birinde, 12-13 yaşlarında, mısır satan bir genç geldi yanımıza, epey cesur ve girişken hâli dikkatimi çekti. Yaşıtlarının birçoğu iletişim becerileri anlamında sınıfta kalmışken ve tabletlere gömülmüşken, o çok rahat ve doğal bir şekilde gelen misafirleri karşılıyor, küçük çaplı ticaret yapıyordu. Mısırı bahane ederek sohbet ettim biraz. Kendisine “sana satış taktikler...
Riskin Arttıkça Rızkın Çeşitlenir Seneler evvel, çok sevdiğim, henüz yirmili yaşlarında olan dünya tatlısı diyebileceğimiz bir kardeşimiz GENÇ’te staj yapmıştı. Temiz bir yüreği, saf bir kalbi vardı. Günlerden bir gün, yanıma geldi ve bana şöyle dedi: - Abi, ben savaş fotoğrafçısı olmak istiyorum, bu konuda yardımcı olur musun? Bu talebi karşısında hem şaşırmış hem de sevinmiştim. Şaşırmıştım çünkü ondan böyle cesur bir hareket beklemiyordum. Sevinmiştim çünkü hayalleri uğrunda azimle yürümeye niyet etmesi önemliydi, bu anlamda takdir etmiştim kendisini. Sonrasında epey uğraştım, özellikle Suriye’deki dram bölgelerinde ...
DOSDOĞRU YOLUN REHBERLERİ: BÜYÜK VELİLER Biz evvela bir insana inandık. O’nunla Rabbimizi tanıdık. O’nun öğrettiği Kur’an’a iman ettik. Kendisini her şeyden daha çok sevmemiz gerektiğini yine O’ndan öğrendik. O’nu çok sevdik. Sözünü hadis diye ezberledik, hayat tarzını sünnet diye örnek aldık. Ne getirdiyse aldık, neyi emrettiyse yapmaya gayret ettik ve neden sakındırdıysa ondan uzak kalmaya çalıştık. Biz bir insanın, tarihin bir döneminde, bir mekânda, bir insan topluluğu içerisinde yaşayan bir faninin Allah’ın kulu ve elçisi olduğuna şehâdet ettik. Biz bir insanın getirdiği dine iman ettik. O din güzel örneklik üzerine kurulmu...
HAYÂ ASALETIN ŞAH DUYGUSUDUR Hayâsızlıkta sınır tanımayan insanlar için halk arasında “ar damarı çatlamış” ifadesi kullanılır. Damar çatladıysa kan durmaz, akar. Ar damarı çatlayan artık istese de utanamaz. Zaten düşünerek, bilinçli olarak utanılmaz. Utanç özün refleksidir, fıtratın aksidir. Bir yerde hayâ varsa orada fıtrat ışıyor demektir. Utanma hissini yitiren özünü inkâr etmiştir. Böylesi ahlâkını da yitirmiştir. Ahlâkını yitirenin ise insanlığı bitmiştir. Hayâ ya da utanmak, ahlâkın olduğu kadar güzellik ve çirkinliğin de sınırıdır. Nerede bir güzellik varsa orada hayâ, nerede bir çirkinlik var ise orada hay...