You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Kırk yılını siyaset meydanlarında geçirmesine neden olmuştur. Başkanbey, taşralı kurt bir siyaset adamıdır. Ülkenin muhafazakar partisinin değişmez Belediye başkanı adayıdır. Başkanbey’i tanıyan herkes onun otoritesini kabul etmek zorunda kalmıştır. Başkanbey, siyaset hayatında, etkili ve başarılı olmuştur, onun bu gücü, kasabada ona muhalif olan herkesin sessiz kalmasına neden olmuştur. Onu seven, sevmeyen herkes onun otoritesine saygı göstermek zorunda kalır. Aksini yapan ise, Başkanbey’in, derinden gelen siyasi ayak oyunları ile başı belaya girer. Başkanbey kasabanın sahibi gibidir. O statükonun kurucusu, koruyucu ve takipçisidir. Çünkü ...
Yusuf Kayaalp günümüz gençlerine tarihi, mizahi anlatım tarzıyla sevdiren; sade ve akıcı bir dille anlatan, yaptığı video içerikleriyle sosyal medyada tanınan önemli bir yazar ve YouTuber’dır. Bu eserde, yaptıklarıyla tarihin seyrini değiştiren 20 lideri, mizahi anlatım tarzıyla okuyacaksınız ve okurken hem eğlenecek, hem de öğreneceksiniz. Kitapta; Mustafa Kemal Atatürk, Emir Timur, Fatih Sultan Mehmet, 2.Abdülhamit, Adolf Hitler, Attila, Fransa Kralları 14. ve 16. Louis, Muammer Kaddafi, Sultan Alparslan, Otto von Bismarck, 4.Murat, Fidel Castro, Vladimir Putin, Gandhi, George Washington, Kont Drakula (Kazıklı Voyvoda), 2.Mahmut, Sultan İbrahim, Büyük Petro, Ragnar Lodbrok isimli liderlerin hayatlarını ve tarihin seyrini nasıl değiştirdiklerini okuyacaksınız.
Bir dizi hikâye... Bir dizi-hikâye... Hayatla başa çıkmak denen, gittikçe imkânsızlaşan mesleği... Temel bir insan hali olarak, ebedi ergen şaşkınlığı... Yanlış anlaşılmanın, kendini anlatamamanın dipsiz kaygılarını... Ortalığı toplayamamayı, ilişkilerine hakim olamamayı... Yine de ha gayret mutluluklar tasarlamayı, saadet anları hayallemeyi... Anlatan... Böyle şeyleri hep anlatıldığından başka türlü anlatan... Bunun için, genç ve taze... Bunun için, serin ve ferah... Bunun için, mizah olsun diye zorlamaksızın mizahi hikâyeler... Bir de... bütün bunlar kadın diliyle!
Savaş ve Barış, yazıldıktan kısa bir süre sonra neredeyse tüm dünya dillerine çevrilen, aradan geçen yüz elli yılda evrensel edebiyatın başyapıtı hâline gelen dev bir eser… Bir roman değildir, tarihsel bir anlatı değil, belgesel değil, felsefe kitabı değil, Rus toplumunu anlatan sosyolojik bir inceleme değil, bir dönem romanı, savaş ya da aşk romanı değildir. Çünkü bunların hepsidir Savaş ve Barış. Tolstoy, edebî türlerin sınırlarını aşarak var ettiği bu büyük yapıtla, edebî değerinden, anlatım zenginliğinden bir şey kaybetmeden, farklı coğrafyaların ve çağların sınırlarını da aşıyor. Savaş ve Barış romanında başlıca i...
None
Aklın reddettiği, kalbin ise delice istediği bir aşkın kapısındaydı Ela ve Siyah... Çaresizliklerin onları getirdiği konuma şaşırdı ikisi de. Yola çıktıkların da ki asıl emanet ile şimdiki emanet tamamen farklıydı. "Emanet neydi, biliyor musun Ela?" diye sordu Siyah. "Neydi?”dedi Ela, merakla. "Emanet, aşktı... Ve sen o emaneti, yüreğinin en güzel köşesinde yıllarca sakladın" diye cevap verdi Siyah. "Sakladım" dedi Ela ve devam etti. "Hiç kimsenin ulaşamayacağı kadar derine sakladım" Siyah, Ela 'ya karıştı ve döktü içindekileri... "Aşkı geri ver Ela. Aşkı geri ver ki, seni aşka bulayayım. Aşkı geri ver ki, ömrümce yüreğimde taşıyayım. Emanet'imi geri ver ki, yeniden Ela'nın Siyah 7 olayım."
Tango daha önce de gördüğümüz gibi milongayla başlamış, milongadan doğmuş, başlarda cesur ve mutlu bir dansmış. Sonradan tangonun takati kesilmiş ve hüzünlenmiş, hatta Ernesto Sabato’nun yakın zamanda çıkardığı bir kitapta, “Tango, dansı yapılan hüzünlü bir düşüncedir,” gibi bir laf dahi geçiyor. İki lafa, iki sözcüğe dikkat çekmek istiyorum. Öncelikle, “düşünce”. Tango bir düşünceye karşılık gelmiyor bence, daha derin bir şeye, bir duyguya tekabül ediyor. Sonra da ilk tangolara uyarlanması kesinlikle mümkün olmayan “hüzünlü” sıfatı. Borges herkesi etkiledi. Onu hiç okumayanları bile. Nicole Krauss #tango #dans #müzik #kültür #tarih #buenosaires
TAHIR ELÇI İNSAN HAKLARI VAKFI KIRIK SAAT 3 Aylık Kültür Edebiyat Düşünce Dergisi E-ISSN: 2791-6669 ISSN: 2687-4059 SAYI: 4 TARİH: Kasım, Aralık, Ocak 2021
Bir kitap ne zaman biter? Son sayfa bitince mi? Savaş ve Barış’ın bitmediğini, sizinle yaşamaya devam ettiğini göreceksiniz. Nikolay’ın bir gün bir yerde ettiği herhangi bir söz, ansızın gelip canlanacak zihninizde. Nataşa’nın uçuşan dantelli elbiseleri ve sonsuz neşesi, attığınız kahkahalara yansıyacak. Gördüğünüz bir meşe ağacına Andrey’in gözleriyle baktığınızı fark edeceksiniz. Bir parça bisküvi kırıntısı size Petya’yı hatırlatacak. Gördüğünüz her güzel kadını Elen’le kıyaslayacaksınız, yaşamın size batan kıymıkları Piyer’i daha fazla sevmenize neden olacak. Savaş meydanında sadece toplar ve gülleler değil, a...
Pek duyulmamış bir rönesans ressamından şanssız şehzade Cem Sultan’a, Roma’nın efsane generalinden Bizans’ın son imparatoruna uzanan farklı zamanlarda ve mekânlarda yaşamış bu kişilerin ortak amaçları ne olabilir ? Son Bizans İmparatoru XI. Konstantin Paleologos’un hayatı pahasına sakladığı sır neydi ? Tarihin tozlu sayfaları arasında kaybolmuş ikibin yıllık bir sır İstanbul’un altında mı gizli ? Hepsi ve daha fazlası bu kitabın içinde... HAZIR MISIN ?