You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Education is an integral part of human life from birth to death. It is natural for a concept so important in human life to be reflected in literary works. Authors, who look at literature in terms of benefit, have given a great place to the subject of education in their works. They wanted to give a message to their readers through literary works, and in a sense, to educate them. In this book, the subject of education, which is reflected in literary works, is emphasized.
Rübâb-ı Şikeste, melankolik duyarlılığı baskın bir sanatçının, hayattan kaçan (merdüm-girîz) ve yaşadığı hayatı beğenmeyen bir modern bireyin depresyonunun bir nevi izdüşümünü simgelemektedir. Rübâb-ı Şikeste’ye bu gözle bakmak, bir yönüyle Mâî ve Siyâh gibi dönem anlatılarında görülen hayal (ideal) – hakikat (gerçek) karşıtlığını daha derinden okumak, diğer yönüyle de -Tanpınar’ın tespit ettiği üzere- bu gibi yapıtlara sinen Bovarizm’i yoklamak anlamına gelmektedir. Çeşitli dergiler ve Rübâb-ı Şikeste’nin dört baskısının karşılaştırılmasıyla oluşturulan bu kitap, eleştirel bir metin ile birlikte “İşlevsel Sözlük ve Açılamalar” ve “Rübâb-ı Şikeste’nin Kimi Şiirlerine İlişkin Notlar” başlıklı bölümleri içermektedir. Söz konusu bölümler, Rübâb-ı Şikeste’yi daha iyi alımlamaya yarayacak kavram, biyografi, kültürel ve tarihsel öğelerin alfabetik olarak sunumuna ve Rübâb-ı Şikeste’nin bazı şiirleri hakkında bilgilerini paylaşan ediplerin (Fikret’in öğrenci ve arkadaşları Ruşen Eşref, Rıza Tevfik vb.) kayıtlarına dayanmaktadır.
Using a wealth of contemporary Ottoman sources, this book recreates the social history of Istanbul, a huge, cosmopolitan metropolis and imperial capital of the Ottoman Empire. Seat of the Sultan and an opulent international emporium, Istanbul was also a city of violence shaken regularly by natural disasters and by the turmoil of sultanic politics and violent revolt. Its inhabitants, entertained by imperial festivities and cared for by the great pious foundations which touched every aspect of their lives, also amused themselves in the numerous pleasure gardens and the many public baths of the city. While the book is focused on Istanbul, it presents a broad picture of Ottoman society, how it was structured and how it developed and transformed across four centuries. As such, the book offers an exciting alternative to the more traditional histories of the Ottoman Empire.
First Published in 1999. Routledge is an imprint of Taylor & Francis, an informa company.
Karşılaştırmalı edebiyat incelemelerinde, Alman düşünür Goethe’nin Weltlitaratur olarak ifade ettiği yaklaşımın da önemli bir role sahip olduğu söylenebilir. Bu bakış açısından yola çıkarak, edebiyat eserlerinin -rengi, inancı, düşüncesi ne olursa olsun- insana hitap ettiği ve inceleme yapan eleştirmenin de temel kriterinin bu olması gerektiği şeklinde bir anlam çıkarımı yapılabilir. Buna göre yapılacak değerlendirme ve yorumlarda eserlerin ortak ve farklı özelliklerinden ayrıştırıcı değil, bütünleştirici; dağıtıcı değil, toplayıcı bir yaklaşım biçimi sergilenmesi gerektiği sonucuna ulaşılabilir. Bu çalışmada, alanında uzman hocalarımızın kaleme aldığı bölümlerde farklı farklı edebiyat eserleri karşılaştırmalı edebiyat verileri çerçevesinde ve güncel yaklaşımlar ışığında incelenmiş ve geniş bir yorumla değerlendirilmiştir.
None
Yetişkinler ve yaşlıların gençlerle iletişim sorunu binlerce bölümlük cadı masalı gibidir. Her devirde “Ah şu gençler!” diye başlayan ve “N’apsak bu gençleri?” tarzında biten cümleler kurulur. Hepimizin gençlik tasavvurlarını sahihleştirmek için aynaya bakma zorunluluğu var. Teknolojik dönüşümün de etkisiyle dede ve nine ile torun arasındaki kuşak farkı anne ve baba ile çocuk arasına hatta kardeşler arasına kadar indi. Böyle bir dönemde çocukları ve gençleri anlamak daha önemli hâle geldi. Anlamadan anlatmak, anlamadan iletişim ve etkileşim kurmak imkânsız. Erol Erdoğan, gençlerle ilgili hâlleri doğru anlama, onlarla ilgili yanlış analizleri azaltma ve gittikçe artan gençliğe yönelik ön yargılarımıza mercek tutma çabasına bizi de ortak ediyor. Yazara göre bu kitabı gençler dâhil herkes okumalı ancak anne ve babaların yanı sıra yetişkinler, yaşlılar ve gençlerle ilgili çalışma yapanlar daha özenli okumalı.
Tek partili Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1936 yılını, içeride huzur ve sükun içinde ama dış politikada giderek artan savaş tehlikesi ve huzursuzluk altında bitirdi. Nasyonal Sosyalist temele dayanan Hitler Almanyası ile Musolini’nin Faşist İtalyası ve Asya İmparatoru olma hayalindeki Japonya, hızla silahlanıyorlar ve güçleniyorlardı. Meclisin 1936 yılındaki ilk icraatı, Tunceli’de yaşayanlar için nüfus ve askerlikle ilgili kısmi bir af çıkarmak olmuştur. Aralık ayında Başbakan İsmet İnönü’nün hazırladığı Doğu Seyahati Raporu doğrultusunda Hükümet Dersim yöresinde devlet otoritesini sağlamak amacıyla bir dizi yasal düzenlemeler yapmaya k...
Elinizdeki kitap, XX. yüzyıl Azerbaycan edebiyatının en yetenekli şair ve dramaturglarından ve en kıymetli şahsiyetlerinden biri olan Hüseyin Cavid Rasizâde hakkında yapılmış bir çalışmadır. Azerbaycan edebiyatının lirik-romantik şairi ve Stalin represiyasının kurbanı olan Hüseyin Cavid, manzum dramın ustasıdır. Azerbaycan romantizminin gelişmesinde önemli rolü vardır. Şairin İstanbul Edebiyat Fakültesi’nde okuması, Rıza Tevfik’den ve dönemin önemli edebiyatçılarından dersler alması, şiirlerini Servet-i Fünûn şair ve yazarlarının etkisiyle İstanbul Tükçesiyle yazması, İstanbul’da bulunduğu yıllarda şiirlerini dönemin dergilerind...