You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Hep aynı türden arka kapak yazıları okumaktan sıkılmadınız mı? Birbirine iltifat düzen lobi, klik ve çevreler... Birbirine top atan isimler, imzalar, sıfatlar ve bilmem neler... Onların yetmediği yerde, L'Express, New York Times ve London Sometimes'dan "muhteşem" alıntılar, "olağanüstü" görüşler, "fevkalade" klişeler... Siz de sıkıldıysanız tüm bunlardan, işte çöp önemli sorular: - Çok önemli personeller kimlerdir; ne yerler, ne içerler, nerelere pislerler? - Medyadaki enginarlar nelerdir; ne okurlar, ne yazarlar, nerelere yaparlar? - Tarihin çöp sepetinde bir isyan çıksa, devlet mi, yoksa Peter Drucker mı önde gider? - Günümüz şiirinde, ikinciye ni diyebilirsiniz? - Cima sırasında Cuma okunursa ne olur?
Bir yandan sosyal sefalet: Her geçen gün derinleşen ve artık “fark” sözcüğüyle açıklanamayacak hale gelen uçurumlar, gelir adaletsizliği, toplumsal adaletsizlik, korkunç bir yoksullaşma, burjuva uygarlığından farklı sefalet görüntüleri… ve görünenlerin ardındaki gerçekler! Diğer yandan ekolojik felaket: Eriyip giden buzullar, yanıp kül olan ormanlar, bozulan atmosfer, yok olma tehdidiyle yüz yüze yaşamsal kaynaklar, susuzluk sorunuyla boğuşan milyonlar, mahvolmuş bir doğa, ekranlardan yansıyan çeşit çeşit felaket görüntüleri… ve görünenlerin ardındaki gerçekler! Öbür yandan etik yozlaşma: Piyasaların ve metaların buyruğuna giren in...
Fikret Başkaya’nın Çıkış Buradan başlıklı yapıtı, içine sürüklendiğimiz çöküş tablosundan nasıl çıkılabilir, yaşanabilir bir toplumsal düzen nasıl kurulabilir sorularına odaklanıyor. Bütünlüklü, radikal bir kapitalizm eleştirisinden hareketle insan-insan/doğa-toplum uyumunu ihya edecek eko-sosyalist bir perspektif ve paradigma öneriyor. Bir dünya sistemi olan kapitalizm potansiyelini tüketti, yolun sonuna geldi. Burjuva toplumunun sloganı, “Daha çok üret, daha çok tüket, daha fazlaya sahip ol”a indirgenmiş durumda. Fikret Başkaya, geri dönüşü olmayan kritik bir eşiğin aşılmakta olduğuna dair uyarılarını somut verilerle temellendir...
Addressing a gap in the examination of market-centric and individual-focused aspects of care, this volume brings together interdisciplinary insights from across the social sciences to enrich the debate in the field of business and management around the treatment of care, compassion and capitalism.
This book highlights the unique history and cultural context of retranslation in Turkey, offering readers a survey of the diverse range of fields, disciplines, and genres in which retranslation has assumed a central position. Further, it addresses largely unexplored issues such as retranslation in Ottoman literature, paratextual positioning and marketing of retranslations, legal retranslation, and retranslation in music. As such, it makes a valuable contribution to the growing body of research on retranslation by placing special emphasis on non-literary translation, making the role of retranslation particularly visible in connection with politics and philosophy in Turkey.
Toplumsal Tarih Sayı: 361 İçindekiler Cumhuriyet Basınında Yüz Yıl Önce Bu Ay - Hazırlayan: Emel Seyhan Metropolis Antik Kenti ve Kazı Çalışmaları Hakkında - Metropolis Kazı Ekibi Türkiye’de Tarih Lisans Programları: Üniversiteler - Öğretim Üyeleri - Öğrenciler - Ekrem Yener Tarih Vakfı'ndan Haberler Duygular Tarihi: Yeni ve Eski Bir Alan - Dosya Editörü: ŞEYMA AFACAN Rob Boddice ile Duyguların Tarihi : DERYA GÜRSES TARBUCK Bir Duygusal Tepki Olarak Hayret ve Erken Modern Osmanlı İstanbul’unun Harikaları - IDO BEN-AMİ Artık Rahime’nin Öfkesi de Tarihin Konusu - NİL TEKGÜL Kanunsuzlar ve Canavarlar: Seyahâtname’de Korku Anlatıları -GÖRKEM ÖZ...
21. yüzyıl başında çoğu insan sosyalizmin denendiğini ve işe yaramadığının görüldüğünü, Marksizmin yanlışlandığını düşünüyor. Sungur Savran, Marksistler kitabında aksini savunuyor. 20. yüzyıl sosyalizm deneyiminin, tam tersine, Marksizmi doğruladığını ileri sürüyor. Çöküşün Marksist teorinin ve programın bir aşamada terk edilmesi dolayısıyla gerçekleştiğini vurguluyor. Yazar, birinci ciltte Marx ile Engels’in Avrupa çapında yaşanan 1848 devrimlerinden başlayarak, Birinci Enternasyonal’den geçerek, ta 1889’da İkinci Enternasyonal’in Marksist bir örgüt olarak oluşumuna kadar ulaşan pratik mücadelesinin nasıl teori ve program...
Devrim Okumaları, Britanyalı tarihçi Edward Hallett Carr’ın, devrimler tarihinin önemli isimleri, eserleri ve süreçleri üzerine kaleme aldığı bir dizi makalesini bir araya getiriyor. Eser, “öncü” olarak nitelenen Saint-Simon’a dair bir makaleyle başlıyor. Bunu, Komünist Manifesto’yu, Manifesto’nun yazılış sürecini ve elbette yazarları Marx ve Engels’i konu edinen bir makale takip ediyor. Akabindeyse, devrimler tarihinin iz bırakmış diğer pek çok ismi ele alınıyor: Proudhon, Herzen, Lassalle, Plehanov, Lenin, Sorel, Gallacher ve son olarak kendisine iki makaleyle yer verilen Stalin. Bundan başka, eserde, 19. yüzyılın kimi Rus düşünürleri ile ilgili, Alman Komünist Partisi ve Almanya’da başarısızlıkla sonuçlanan devrim süreci ile ilgili yazılar da bulunuyor. Toplamda 14 makaleden oluşan Devrim Okumaları, devrimler tarihine ilişkin hem önemli bir kaynak hem de sağlam bir giriş kitabı olma özelliğine sahip.
Ezilenlerin Pedagojisi, Özgürlüğün Pedagojisi ve Kültür İşçileri Olarak Öğretmenler gibi eserleriyle eğitim yazınına damgasını vuran Paulo Freire, Umudun Pedagojisi’nde bir eğitimci olarak kendi serüvenine ve başyapıtı olarak kabul edilen Ezilenlerin Pedagojisi’nin yazılış sürecine odaklanıyor. Avukatlık mesleğini bırakıp bir eğitimci olmaya karar vermesiyle başlayan ve Brezilya’nın içinden geçtiği politik çalkantılarla birlikte Şili ve İsviçre gibi ülkelerde bir göçmen olarak devam eden mesleki yaşamını keskin gözlem gücü ve canlı anekdotlarla okurla buluşturan Freire, Umudun Pedagojisi’nde bizi ‘‘halk eğitimi’’ mücadele...
“Küçük azınlıkların büyük çoğunluklara hükmetmesine son vererek, insanların kendileriyle ilgili her tür kararı özgürce kendilerinin almasını sağlamak mümkün mü?” “21. Yüzyılda Marksizm ve Sosyalizm” alt başlıklı Teorisyeniniz Devrimciydi’nin yazarı Erkin Özalp, yeni çalışmasında, farklı ülkelerdeki görece yakın tarihli mücadele deneyimlerinden hareketle, yukarıdaki soruya olumlu bir cevap vermenin yolunu arıyor. Kitapta incelenen çok sayıda örnek arasında, Nepal’de Maoistler tarafından yürütülmüş olan gerilla savaşı, Hugo Chávez’in Bolivarcı Devrimi, Meksika’daki Zapatistaların “aşağıdan yukarıya” devrim yapma mü...