You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
ALBERT CAMUS Evet ile Hayır Arasında • E.M. Cioran: “Ben nihilist değilim.” • Charles Guignon: Varoluşçuluğun Mirası Edebiyatımızın önde gelen dergilerinden Notos, yaptığı bütün yazar dosyalarını kalıcı bir kaynağa dönüştüren anlayışıyla bu sayıda Fransız yazar ve filozof Albert Camus’ye yöneliyor. Ölüm, kaygı, anlamsızlık, özgürlük gibi varoluşçulukla anılan temaları ele alsa da yaşamı da, sanatı da “tersi ve yüzü”yle alan Camus, “Büyük yüreklilik ölüme olduğu gibi ışığa da gözlerimizi kırpmadan bakabilmektir” der. Notos yaşamı da sanatı da mutlak evet ile mutlak hayır arasında tüm yolları kat ederek deneyi...
None
Yüzük 15 Hemen hemen insanlık tarihi kadar eski olan bu eşya; neden imal edilmiş olduğu, şekli, rengi, üzerindeki değerli taşları ve hangi parmağa takıldığı gibi birçok değişkeni ile her dönem için ayrı ayrı manalar taşıyordu. Kimi zaman, sınıfgöstergesi yani soyluluk nişanesiydi. Kimi zaman, kişinin nişanlı ya da evli olmasına işaretti. Kimi zaman, evlilik tekliflerinin başrol oyuncusuydu. Kimizaman, tılsımıyla insanların hayatına olumlu ya da olumsuz enerji veriyordu. Kimi zaman ise içine katılan zehir ile hayat macerasının son noktasıydı. Bu kitapta, üniversite öğrencisi olan ve hastalığından dolayı hastaneye kaldırılan Mustafa’dan kalan, üzerinde çözülmesi gereken şifreler barındıran yüzük, Prof. Dr. Ahmet Nadir, Yusuf Hoca ve Burak Komiser’in hayatlarının, önce kesişim noktası olacağına, sonrasında yüzüğün barındırdığı şifrenin ise hayatlarının dönüm noktası olacağına şahit olacaksınız.
12 Eylül’de sert bir fırtına çıkmış ve bütün kuşların yuvalarını dağıtmıştı. Yuvaları dağılan kuşların bir kısmı yakalanmış, kafeslere hapsedilmiş, ağır işkencelerden geçirilerek öldürülmüştü. Ele geçirilemeyenler arasında bir bölümü İsviçre’ye göç etmişti. Bu göçmen kuşların arasında güvercinler ve şahinler olduğu gibi, akbabalar da vardı. İsviçre’nin iki yüzü vardı. Birinci yüzü ne kadar aydınlıksa, ikinci yüzü o kadar karanlıktı. Güvercinler ve şahinler demokrasinin beşiği olarak gördükleri İsviçre’ye aydınlık yüzünde siyasi mücadelelerini sürdürmek için göçmüşlerdi. Akbabalar ise terör ve a...
None
Kundakçı, Suat Şükrü; politician; biography; Turkey; interviews.
Güler Yüzlü Arkadaşlar, Nasreddin Hoca, bataklığa düşen birini görür. Hemen yardımına koşar ve “Elini ver de seni kurtarayım!” der. Hoca ne kadar ısrar etse de adam elini uzatmaz. Hocamız zeki bir insandır. Adamın cimri olduğunu anlar. “Elimi al da seni kurtarayım!” der. Adam hemen elini uzatır. Sevimli canlar, cimrinin hâline güldünüz değil mi? Unutmayalım ki, Nasrettin Hoca’nın her fıkrası bir ayna gibidir. Gülmemiz bittiyse o aynaya bir bakalım mı? Düşünceli Dostlar, İnsanız; iyi günlerimiz olduğu kadar kötü günlerimiz de olur. İyi günde yanımızda olanların kötü günümüzde de yanımızda olmasını isteriz. Peki...
Tarihin gerçeklerinden hareketle geliştirilmiş müthiş kurgu ve soluk soluğa bir macera… Yüreğiniz yüksek tempoyu kaldıracak güçteyse bu üç romanlık serinin ilk kitabı olan Fatih’in Gizli Mabedi’ni okumaya başlayın. O artık II. Mehmet Han değil, Fatih Sultan Mehmet Han’dı. Bir çağı kapatıp yeni bir çağı açan eşsiz bir padişahtı. Çocukluğundan bu yana hayalini kurduğu Cihan İmparatorluğu’nun ilk kalesi olan Konstantiniyye’yi almıştı. Artık zaman yenilik zamanı, kardeşliğin, barışın, sevginin kol gezdiği, düşmanlıkların, ayrılık ve gayrılıkların olmadığı, kavga, dövüş ve savaşların unutulduğu Cihan İmparatorluğu’nu kurmanın zamanıydı. Artık yeni şeyler söylemek lazımdı.