You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Usta, hoca, RTE, Tayyip, diktatör, sultan, dünya lideri, Davos fatihi, uzun adam… Hangi lakabıyla, nasıl anılırsa anılsın, olumlu-olumsuz nasıl görülürse görülsün, Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin siyasal tarihine damgasını vuran bir lider olduğu kesin. İslâmcı Milli Görüş’ün “muhafazakâr demokratlık” söylemine geçişi, Türkiye’nin neoliberal toplumsal ve ekonomik dönüşümü, “askerî vesayet” -demokrasi- otoriter rejim tartışmaları, onu hesaba katmadan anlaşılamaz. H. Bahadır Türk, bu kitabında Erdoğan’ın analitik siyasal portresini çiziyor. Onun bütün konuşmalarını, bütün siyasal deneyimini mercek altına alan, o...
Neoliberal policies have had an impact on educational systems globally. This book provides a detailed and critical analysis of neoliberal educational policies and reforms in Turkey by focusing on the Justice and Development Party's reform efforts over the last eight years.
Bu kitapta, siyasetten magazine, 1 Mayıs’tan Hadise’ye, kadınlardan sansüre, hayvanlardan sevişmeye, seks avantür filmlerden Paris Hilton’a, memleketin halinden yasaklara, Fethiye günlüğünden dünyanın jeolojik devirlerine, bilimden Yeşilçam’a ne ararsanız var. Ayrıca, internette satılan ve kitap sayısı 5 ve 5’in üstünde olan yazarların tam listesi var. Sıkılmadan okuyacaksınız. Yayınevi: Cinius Yayınları
Bu kitap 25'in üzerinde fanzin editörüyle yapılan röportajları içeriyor. Kimimiz için 90'ların bir nostaljisi, kimimiz için hala süregelen bir tutku olan fanzinlerle tekrar bağ kurmak isteyenler için bulunmaz bir kitap. Barış Akkurt'un derlemesi, internet çağında fanzinlerin hala neden ve nasıl yaşamaya devam edebildiğini, editörlerin fanzin yaratımına nasıl baktığını aracısız ve yorumsuz bizzat editörlerin ağzından anlatıyor.
19 Mayıs Kurtuluş Savaşı’nın başlaması – 29 Mayıs İstanbul’un Fethi… 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı – 29 Nisan Kut’ül Amare Zaferi… 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı – 15 Temmuz Destanı… Ankara – İstanbul… Cumhuriyet – Osmanlı… Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 2002’de başlayan uzun iktidarında Türkiye’de "bellek savaşları” hüküm sürüyor. Mimaride, bina ölçeklerinde, mekânların adlandırılmasında, milli bayramlarda, törenlerde kendini gösteren bir mücadele bu. İktidarın toplumsal belleğe hâkim olma mücadelesinde ilk safha, Kemalist-cumhuriyetçi hafızaya alternatif bir karşı hafızayı canlandırmaktı. Sonraki sa...
This study analyzes theoretically and empirically the background of the rise to power of Vladimir Putin in Russia and Recip Tayyip Erdogan in Turkey. It situates this analysis in the contexts of the historical assessment of the fragility of liberal democracy and the persistence and growth of authoritarianism, populism, and dictatorship in many parts of the world. The authors argue that the question whether Putin and Erdogan can make Russia and Turkey great again is hard to confirm; personal ambition for power and wealth is certainly key to an understanding of both rulers. They each squandered opportunities to build from free and fair democratic electoral legitimacy and economic progress. The...
“Yeni Osmanlıcılığın ‘AKP’nin duygu yüklü bir fotoğrafı’nda başköşede oturmasının tarihini ve dinamiklerini tartışırken Nagehan Tokdoğan bir perspektif genişlemesi sağlıyor: Hikâyenin duygulanımsal boyutunu gösteriyor bize. Bu boyutun seçmenin manipülasyonundan ibaret olmadığını, ‘fakir ama gururlu genç’ hikâyesinin neden ve nasıl tuttuğunu görüyoruz. Mağduriyetin zafere dönüştüğü kritik anlara, mağduriyet hikâyesinin iktidar hikâyesine evrilmesine dikkat kesiliyoruz.” Aksu Bora Osmanlı’nın “esas” kimlik olarak inşasına dönük çok yönlü bir seferberlik süregidiyor: Kamusal mekânların düzenlenmesinde Osmanlı’yı ...
Cereyanlar, Türkiye’de siyasî ideolojilerin özelliklerini; birbirlerini etkileme ve birbirlerinden etkilenme süreçlerini; cereyanlar içindeki figürlerin ideolojik seyahatlerini; muarız bellediklerine dair kurguladıkları dili; ideolojileri popülerleştirme tekniklerini ve siyasî ideolojilerin gündelik hayatta nasıl karşımıza çıktıklarını ustalıkla işlenmiş bir biçimde gözler önüne seriyor. Tanıl Bora, “cereyanlar”ı şu başlıklar altında tartışıyor: Geç Osmanlı Zihniyet Dünyası, Batıcılık, Kemalizm, Milliyetçilik, Türkçülük ve Ülkücülük, Muhafazakârlık, İslâmcılık, Liberalizm, Sol, Feminizm ve Kürt Siyasal Hareketi. Sadece baş...
None
'Adam, denize inen bir kayalığın başında oturuyordu. Sonbaharın kışa dönüştüğü üşütücü günlerdi… kocaman dalgalar, Kocaman kayalığı dövüyor, dalgaların serpintileri buğu gibi yükseliyordu. Üşütücü hava, dalgaların soğuk serpintisi canı yanan adama iyi geliyordu. Adam yedi yıldır mücadele ettiği gemiden ayrılmıştı. Marmara'yı yeterli bulmuyordu adam. Büyük denizlere açılmak mücadelesini oralarda sürdürmek istiyordu. Geminin patronu izin vermemişti. Marmara'nın dışına çıkılmayacaktı. Bunun üstüne ayrılmıştı adam. Hasımlar, o gece Beyoğlu'nda adamdan kurtuldukları için şölen düzenlemişlerdi. Adam kızgındı köye gidecekti. Kadın uzaktan gördü adamı. Daha önce birkaç kez karşılaşmışlardı adamla. Adamla ilgili Söylentileri biliyordu. Kimilerine göre Allah'ın gazabıydı adam . Kimilerin göre anlaşmak çok zordu adamla. Uyarılmıştı Kadın. Kadına göre kimse anlamamıştı adamı. Sessizce yaklaştı adama. Alto sesiyle 'Merhaba' dedi…." (Tanıtım Bülteninden)