You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
A complete reference guide to modern Turkish grammar, this work presents a full and accessible description of the language, concentrating on the real patterns of use.
Kriz ve kalkınmanın, tarihsel bir yaklaşımla ve ekonomi politikalarındaki değişim süreci ile birlikte ele alınması ve analiz edilmesi hem krizi anlamak, hem de ekonomik sistemin yeniden üretim mekanizmalarını kavramak için gerekli görülmektedir. Bu bağlamda kitap, yaşanan kriz, istikrar, kalkınma ve büyüme süreçlerinin dinamiklerini çözümlemeye yönelmiş ve bu dinamikler bankacılıktan sanayiye, teknoloji kullanımından esnek emek örgütlenmesine, ihracata yönelik büyüme stratejilerinden iktisadi bağımlılık ilişkilerine kadar uzanmaktadır. Sürecin, gerek akademik / kuramsal, gerekse siyasal / hegemonik / ideolojik düzeylerde değerlendirilmesi kitapta yer alan çalışmaların seçiminde öncelikle yer almıştır.
Bilinen tarihin her döneminde Türk milleti; yaşamını sürdürdüğü bir vatana ve özgürlüğünün simgesi olan bir bayrağa sahip olmuştur. Bu iki değer, her Türk için kutsal sayılmış, bu emanetlerin korunması için nice vatan evladı gözünü kırpmadan, varlığını Türk varlığına armağan etmiştir. “Savaş zaruri ve hayatî olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir” diyen Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, vatanımız ve bayrağımız için gözlerini kırpmadan canlarını veren, isimli isimsiz tüm şehit ve gazilerimizi minnetle, şükranla anıyoruz.
Turkey; history; Atatürk, Kemal; 20th century; congresses.
IHLAMUR’UN 19. SAYISINDA Çağırdım Gelmediler - Edip Sezai Issız’ın İçindeki Gürültü - Gökhan Arslan Bir Son İçin Yersiz Şeyler - Filiz Göğer Canın Cennete - Gürhan Gürses Orta Kaburga - Hakan Şahin Kard - İbrahim Halil Fincan Su, Zehir ve Kimya - Kazım Baran Yılmaz Mükerrem Kemertaş - Mehmet Akif Ertaş Küllüyüm Buyruk Yazmam - Betül Aydın Şiirin Yaban Çocuğu: Turgut Uyar - Yelda Karataş Hikayenin Tılsımı - Mehmet Yazıgan Hunhar - Muharrrem Sönmez Bir Ezeli Malup Cioran- Şehmus Ay Kırcali Fanusu - Hilmi Haşal Faşizm Üzerine Gezinmeler - Onur Belge Mezopotamya’da Akşam Yemeği - Burak Köse Kocalar ve Eşleri - Nursel Güler Devrim Çok Yakında Diyenlerden Edindiğim Memurluk - Zafer Özgekağan Yazının Adı Yok - Nuri Demirci Seni Kalbime Döken Bakış - Çetin Alpagut
20 ADET KÜÇÜK HİKAYE: 1- AŞK YARIŞI 2- GECELEYİN SOKAKLAR 3- PENCERELERİN DİLİ 4- BATAKLARDA 5- HAYATTAN ENSTANTANELER 6- KIRLANGIÇLAR ! 7- MAHALLENİN NAMUSU 8- SEVDA İHTİKARI 9- YAKACIK MEKTUPLARI 10- ÇAPRAZIN ROMANI 11- BİR KEÇİYE BİR ADAM 12- KAHVECİNİN DERDİ 13- KÜR SAATLERİ 14- DÜĞÜNSÜZ KÖY 15- ZİYARET GÜNLERİ 16- AKŞAM GARİPLİĞİ 17- HASTA ARKADAŞIM 18- BEKLENEN DOSTLAR 19- BİR KAHKAHANIN SUÇU 20- YAŞAMAK KAYGISI AŞK YARIŞI - 1 - Gece saat bir... yağmurlu bir yaz gecesi... Bir otomobil, Şişli’nin tenha bir sokağına sapıyor ve köşeyi döner dönmez duruyor. Bir erkek sesi – (Şoföre) Hayır.. Durma... ilerideki büyük apartmanın önünde dur... Bir başka erkek sesi – İki adımlık yer... Yürürüm... Bir kadın sesi – Yağmur bardaktan boşanır gibi yağıyor... Sır sıklam olursunuz. Birinci erkek sesi – Haydi durma, çek... Otomobil, tarif edilen büyük apartmanın önünde durur.
Siyaset ve Suç Anayasa kuralları ile siyaset yasağı getirilmesi, “kanunsuz suç ve ceza olmaz” kuralına aykırıdır. Suçu yasa tanımlar, cezayı bağımsız mahkemeler verir. Yargılama olmadan ceza verilemez. 12 Eylül öncesi parti yöneticilerine Anayasa’nın geçici maddesi ile siyaset yasağı getirilmesi yerleşik hukuk ilkelerine aykırıdır. Böyle suç ve böyle ceza olmaz. Ceza hukukunda “kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi, suçların apaçık olmasını gerektirir. Bu açıdan (Cumhuriyet, 07 Haziran 1986, Siyaset ve Suç) Uğur MUMCU
Bir müddetten beri bende garip ve müziç bir ihtiyaç doğmuştur: Kendi kendimi müşahede altına almak! (...) İşte ben kendimi öğrenmeye koyuldum ve sizi temin ederim ki bu pek de kolay ve bilhassa hoş bir iş değildir! Metodum pek basitti: Ben içimle dışımı karşı karşıya getirerek kendi başlarına bıraktım ve benim işim yalnız bütün gördüklerimi ve işittiklerimi olduğu gibi kaydetmekten ibaret kaldı! Fakat ilk defa beni bir dehşet aldı ve derin bir nefretle gözlerimi yumdum. “Aman, ben bu muymuşum?” diye haykıracağım geldi. Ahmet Ağaoğlu, 1936’da Cumhuriyet’te tefrika edilen ve ölümünün ardından 1939’da kitap olarak basılan sıra dı...
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar’ı Berna Moran, “hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı” olarak niteler. Moran’a göre “Oğuz Atay’ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar’ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, yapıttaki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır.” Küçük burjuva dünyasını zekice alaya alan Atay “saldırısını, tutunanların anlamayacağı, red edeceği türden bir romanla yapar.” Tutunamayanlar, 1970 TRT Roman Ödülü’nü kazanmıştı.