You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Sonradan engelli olan ve yaşadığı unutamadığı aşkın, ilahi aşka dönüşmesini anlatan Celal Çelik'in ilginç ve tadına doyulmaz akıcı anlatımıyla hayat öyküsünün Kitabı ; Yaşadığım hayat serüvenimin özeti şudur: “Hasta olduğumu, hayallerle geçmiş ondokuz yılın sonunda öğrenmem. Ve yıllardır aradığım İçimdeki Özlem'e kavuşmam.” İnşallah bu kitabı okuyunca AŞK’a, engellilere, dinimize bakışınız değişecek...
Bu gece birini öldüreceğim. Kim olduğu fark etmeyecek. Kulağımı çekeni, ayağıma çelme takanı, kıçımı açıkta bırakanı, yüzüme tüftüf atanı, bana sidikli, bana aptal, bana moron, bana ezik diyeni, benim küçük parmağım terastaki oyun alanında demirin arasına sıkışıp morardığında hemen koşup acil yardım çağırmak yerine yüzüme katır gibi güleni. Önüme ilk çıkanı. Yetimlik böyledir. Anan baban sağdır yine de yetimsindir. Şu dünyaya fırlatılmış da unutulmuşsun gibi. Hatırladıklarında çok geç olabilir, o zamana kadar kaç cinayet işlemiş, kaç okulu kundaklamış, kaç evden kaçmışsındır. Hatice Meryem Yetim’i anlatıyor bu kez. Rüyalar gibi, masallar, cinaî romanlar gibi. Film gibi. “Varlığı zaten başlı başına suç” olan bu küçük kızla birlikte bütün o zorlu yolu katettiriyor bize. Karanlık yokuşlardan, ıslak çarşaflardan, soğuk avlulardan, arka bahçelerden geçiyoruz, değişip dönüşüyoruz. Yetimlik nedir, anlıyoruz.
A text usually provides more information than a random sequence of clauses: It combines sentence-level information to larger units which are glued together by coherence relations that may induce a hierarchical discourse structure. Since linguists have begun to investigate texts as more complex units of linguistic communication, it has been controversially discussed what the appropriate level of analysis of discourse structure ought to be and what the criteria to identify (minimal) discourse units are. Linguistic structure–and more precisely, the extraction and integration of syntactic, semantic, and pragmatic information–is shown to be at the center of text processing and discourse comprehension. However, its role in the establishment of basic building blocks for a coherent discourse is still a subject of debate. This collection addresses these issues using various methodological approaches. It presents current results in theoretical, diachronic, experimental as well as computational research on structuring information in discourse.
Şair ve Yazar Özlem SABA'nın 4. Şiir Kitabı 'Hoş Geldin Sevgilim'
“Aye, and I saw Sisyphus in violent torment, seeking to raise a monstrous stone with both his hands. Verily he would brace himself with hands and feet, and thrust the stone toward the crest of a hill, but as often as he was about to heave it over the top, the weight would turn it back, and then down again to the plain would come rolling the ruthless stone. But he would strain again and thrust it back, and the sweat flowed down from his limbs, and dust rose up from his head." HOMER We, Humans, are like Sisyphus. We've been trying to get the rock up the hill for the rest of our lives, but each time we roll down with the rock. The protagonist of the book tries to find a way to raise the rock and not roll back.
“Siz de benim gibi en coşkulu gençlik evrenizi, dumanlı bir şehrin tozlu ve gürültülü sokaklarında, iç içe geçmiş karmaşık binaların, karanlık odalarında geçirseydiniz, şimdi benim yaptığım anlamsız davranışlara dudak bükmez, önyargılı davranıp kınamazdınız. Yıllardır sadece düşlerimde canlandırdığım doğa aşkını, Karadeniz’in yeşile doymuş bu şirin ilçesinde tatmaya doyamıyorum. Doğa beni benden almış, dilediği gibi o yana bu yana sürükleyip duruyor. Yürümenin keyfine varan taylar misali zıplayıp, koşuyorum. Minnacık çocuklar gibi yuvarlanıyorum çimlerde. ‘Yaşamın anlamı bu’ diye haykırmak istiyorum evrende…” 1969 yazı. Batı Karadeniz’de küçük bir kasaba. Hayatı, aşkı ve doğayı tüm hücrelerinde özümseyen genç bir adam. ÖZLEM, İlker Selman’dan bir yaz romanı.
Okurken kendinizden birçok şey bulacağınıza inanıyorum. 2009 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Gülnaz SARAÇOĞLU ve Rağıp TARANÇ tarafından revize edildi. Telifleri alındı. Göç etmeni ile pluşan kültürel farklılıkların aslında geçersiz olduğunu gösteren bir yapıt haline geldi. İçinden bir karakter çalınıp film haline getirildi. Mahkemelerden "SAĞSALİM" çıkacağımıza inanıyorum. Tüm okuyucularımıza sevgiyle bu eseri sunuyorum. :)
'I missed a train stop twice on the same journey while reading it. That's how distractingly good it is.' -- Viv Groskop, Independent on Sunday Yvonne is newly widowed, her children grown. Hoping to revisit memories of a happier time, she travels to Turkey. Despite the sand and sea, Yvonne's memories of her past are overwhelming and she clings to a newfound friendship with Ahmet, a local boy who makes his living as a shell collector. With Ahmet as her guide, Yvonne finally begins to enjoy the shimmering waters and relaxed pace of the Turkish coast. But when a devastating accident suddenly upends her hard-won peace, she finds her life thrown into chaos and with it her fragile sense of belonging.