Welcome to our book review site go-pdf.online!

You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.

Sign up

Debates on Media & Communication studies
  • Language: en
  • Pages: 216

Debates on Media & Communication studies

The purpose of this book is to understand how new technologies change media and communication. The rapid change in technology has affected public space, interpersonal relations, social media, marketing and mar- keting strategies, cinema and gender relations. This change in media and communication has created some challenges, but also created opportu- nities. Today, communication and media studies seek to understand the- se opportunities and challenges. In this context, the first chapter of this book covers topics related to the representation of feminism and death in cinema, electronic culture, the psycho-political economy of new media and news production processes. The second part of the book includes interpersonal relations, the third part is about social and new media, the fourth part is about marketing and advertising and the last part is about gender and communication.

TANSEL TOZAN SERÜVENLERİ 2 - TUHAF YARATIKLAR ÇİFTLİĞİ
  • Language: tr
  • Pages: 78

TANSEL TOZAN SERÜVENLERİ 2 - TUHAF YARATIKLAR ÇİFTLİĞİ

None

Savaşın Şafağında Aşk
  • Language: tr
  • Pages: 239

Savaşın Şafağında Aşk

  • Type: Book
  • -
  • Published: 2016-05-25
  • -
  • Publisher: Kent Kitap

Dünya savaş halinde olsa da aşk kendi savaşını üstün kılar.

İşaratü'l - İcaz : Risale-i Nur
  • Language: tr

İşaratü'l - İcaz : Risale-i Nur

Bir şey tamamıyla elde edilemediği takdirde o şeyi tamamıyla terketmek caiz değildir" kaidesine binaen, acz ve kusurumla beraber; Kur'anın bazı hakikatlarıyla, nazmındaki i'cazına dair bazı işaretleri tek başıma kaydetmeye başladım. Fakat Birinci Harb-i Umumî'nin patlamasıyla Erzurum'un Pasinler'in dağ ve derelerine düştük. O kıyametlerde, o dağ ve tepelerde fırsat buldukça, kalbime gelenleri, birbirine uymayan ibarelerle, o dehşetli ve muhtelif hallerde yazıyordum. O zamanlarda, o gibi yerlerde, müracaat edilecek tefsirlerin, kitabların bulunması mümkün olmadığından; yazdıklarım yalnız sünuhat-ı kalbiyemden ibaret kaldı. Şu sünuhatım eğer tefsi...

Edebiyat ve Ölüm (Karabatak #49)
  • Language: tr
  • Pages: 132

Edebiyat ve Ölüm (Karabatak #49)

EDEBİYATIN ÖLÜMSÜZ KONUSU ÖLÜM A. Ali Ural Hayatı anlatmak için ölümün kapısını çalıyor yazarlar. Hayatın en büyük meselesi o çünkü. Ölümü konumlandırmadan kendini konumlandıramıyor yeryüzünde insan. Gılgamış’ın ölümsüzlük arayışına çıkması bu yüzden. Bengisuyu bulamasa da sonsuzluk özlemiyle bilgeleşiyor insan. “Yeter ki gün eksilmesin penceremden,” derken Cahit Sıtkı, yaşama sevinci aşılıyor okuruna, dünya meşakkatlerine dayanma gücünü. Ziya Osman, “Ben artık korkmuyorum, her şeyde bir hikmet var / Gecenin sonu seher, kışın sonunda bahar,” mısralarıyla ölümle hayatın aynı bütünün parçaları olduğunu sezdir...

Library Catalogue: Author catalogue
  • Language: en
  • Pages: 886

Library Catalogue: Author catalogue

  • Type: Book
  • -
  • Published: 1963
  • -
  • Publisher: Unknown

None

Risale-i Nur’un Tariflerine Göre Istılahlar ve Anahtar Kelimeler
  • Language: tr

Risale-i Nur’un Tariflerine Göre Istılahlar ve Anahtar Kelimeler

Bir ilim dalında olmazsa olmaz bilinmesi gereken şey, o ilim dalına mahsus terimler ya da diğer adıyla ıstılahlardır. Istılahlar bilinmediği takdirde, özel anlam içeren kelimeler bilinmeyecek ve anlatılanlar hakkıyla anlaşılmayacaktır. İşte Risale-i Nur’un tariflerine göre ISTILAHLAR ve ANAHTAR KELİMELER, bu amaçla hazırlandı. Böylece Risale-i Nur başta olmak üzere İslam literatüründe sıkça kullanılan ıstılahların detaylı izahları yapılarak kelimelerin dünyasına kapı araladı. 7 kişilik bir heyet tarafından 5 yıl süren titiz bir çalışmanın mahsulü olan bu çalışma, bir yönüyle sözlük, bir yönüyle de ansiklopedi mahiyetinde. Detayl...

Türkiye'nin 1950'li Yılları
  • Language: tr
  • Pages: 659

Türkiye'nin 1950'li Yılları

Türkiye’nin her açıdan kabuk değiştirdiği bir dönem olan 1950’li yıllardaki zamanın ruhu üzerine kapsamlı bir kılavuz. •Dünyaya açılma devri, ABD hegemonyasının etkisine girilen yıllar, küresel kapitalizme eklemlenme... •Tek parti sultasının ardından Demokrat Parti devri... Adnan Menderes, Celal Bayar, İsmet İnönü, Osman Bölükbaşı, Fevzi Lütfü Karaosmanoğlu, Hikmet Kıvılcımlı ve diğerleri... •Soğuk Savaş, anti-komünizm, DP’yle birlikte bir yeni otoriterlik tecrübesi, özgürleşme arayışları... •Siyasal mücadeleler, dış politika, 6/7 Eylül pogromu, emek hareketi, kentleşme, kitle iletişimi, kadın hareketi, “Doğu Sorunu”.....

Türkiye Komünist Partisi’nin Bölünmesi 1928 – 1932
  • Language: tr
  • Pages: 736

Türkiye Komünist Partisi’nin Bölünmesi 1928 – 1932

Türkiye Komünist Partisi’nin Bölünmesi 1928-1932, çalkantılı bir döneme odaklanıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan Büyük Buhran’ın başladığı, Türkiye’nin de kendi ekonomik ve siyasi krizlerini yaşadığı yıllar. TKP bu dönemde iç tartışmalar ve bölünmeler neticesinde giderek güçten düşerken ciddi bir devlet baskısını ve polis operasyonlarını göğüslemeye çalışıyor. Menemen olayına, Serbest Fırka’nın ortaya çıkışına, Ağrı’daki Kürt isyanına ve Türkiye’nin gündemine dair TKP yetkililerinin kitapta yer verilen siyasi analizlerini ilgiyle okuyacağınızı umuyoruz. Komintern’in 6. Kongresi’nde ortaya konan “sınıfa k...

Son Mavi Çiçek
  • Language: tr
  • Pages: 90

Son Mavi Çiçek

“Ganj’ın kıyısında durdum, kirli, sarı sularına baktım. Çevresindeki insanlar için umut demekti, tanrıya açılan kapı demekti Ganj. İnsanlar bu kirli sulara arınmak için geliyorlar. Onları buraya getiren inancın arkasında ne var? Galiba korku… Hepimiz bir şeylerden korkuyoruz. Korunma istiyoruz, affedilme istiyoruz. Hepimiz suçluyuz. Neye ve kime karşı? Bir diğer şey istemek… Her şeye karşın istemek ve yitirmekten korkmak… Dualar ya merhamet, ya da arzuların karşılanmasını dilemek için ediliyor. Elde edilen her şey yeni bir korkuya yol açıyor; yitirme korkusuna…Ve bu kısır döngü devam ediyor. Bir bebek acıkmasa, susamasa, temizlenmesi gerekmese ağlar mıydı? Korku olmasa ana kucağı sığınak olur muydu?” Mehmet Emin’in İstanbul’da başlayıp Londra, New York, Bağdat ve Hindistan’a kadar uzanan ve yine İstanbul’da son bulan ruhsal yolculuğu… Mehmet Emin’in iç dünyasının labirentlerinde dolaşırken gerçekle düşün karıştığı köşe başlarında kendi ruhunun yansımalarını göreceksin. O benim… O sensin… O diğerleri…