Welcome to our book review site go-pdf.online!
You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Selected Studies on Genre in Middle Eastern Literatures
The examination of literary genres in the Middle East opens the possibility of gaining new insights into the intellectual universe of Middle Eastern societies, the question of production of meaning, what “literature” meant in different historical periods, and the underlying epistemology of producing knowledge, and how this epistemology has changed over time. This book comprises 12 case studies from the three major Middle Eastern languages – Arabic, Persian, and Turkish – written by experts in the field. It brings together a wide range of approaches – from the study of epics to an analysis of travelogues, and from classical poetry to novels. Instead of focusing on one period or juxtaposing the classical genres and the West-induced development of “modern genres,” the studies in their totality apply a broad diachronic and synchronic perspective, with the potential to create a comparative framework for the study of the sociocultural and narratological dimensions of genre in the Middle East.
Außeruniversitäre Aktion. Wissenschaft und Gesellschaft im Gespräch
Gesellschaftskritik findet in der Wissenschaft meist nicht ihres Eigenwertes wegen Beachtung, sondern wird als Beispiel für die eigene Theoriebildung verwendet und in die bestehende universitäre Artikulationsform eingepasst. Die Zeitschrift »Außeruniversitäre Aktion« hat den Anspruch, den sozial- und geisteswissenschaftlichen Diskurs für die außeruniversitäre Literatur, das außeruniversitär bestehende Denken und vor allem für kritische Praxisformen zu öffnen. Die erste Ausgabe nimmt Formen der Kritik und Theoriebildung jenseits der Universität in den Blick, für die der »Elfenbeinturm« meist blind ist.
Ruhayî Divan Şiiri Sözlüğü (Sözlüksel, Tarihî, Dinî ve Edebî yönleriyle)
Klasik Divan şiirinde kullanılan en yaygın terimler sözlüğüdür. Her terim, farklı açılardan ve alanlardan bilgilerle yorumlanmıştır. Her terim ve kelime önce sözlüksel açıdan, sonra tarihsel ve mitolojik açıdan, sonra edebî açıdan ve son olarak dinî açıdan yorumlanarak ele alınmıştır. İlk baskısı olan kitap genişletilmeye devam edilmektedir.
Saba ve Tevabi Makamlar
Bu kitabı oluşturmama neden olan en önemli sebeplerden birisi, şüphesiz büyük ve kadîm medeniyetimize az da olsa bir katkıda bulunmaktır. Ayrıca bugün tamamen unutulmuş olan ve birçoğunun sadece bir eser örneği olan nâdide makamlarımızdan “Sabâ ve Tevâbî” makamların nazariyatlarını genel makam nazariyatı ile birlikte tekrar gündeme getirmek ve bu makamlardan özellikle şarkı ve ilahî formunda besteler yaparak güncellemek isteyişimdir. Bu çalışmada yine içinde Sabâ dizisinin bir şekilde yer aldığı diğer makamları da örnekleyerek, taksimlerde veya bestelerde geçki konusuna bir nebze yardımcı olabilmektir. Kitabımızdaki makam tanımları ve eser örnekleri, Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri Müzik bölümü, Eğitim Fakülteleri Müzik Öğretmenliği, Devlet ve Özel Konservatuar öğrencileri ile her türlü Türk Mûsikîsi enstümanı ile uğraşan amatör heveslilere makam tanımları ve taksimlerde modülasyon hususlarında büyük katkı sağlayacaktır.
Außeruniversitäre Aktion. Wissenschaft und Gesellschaft im Gespräch
Gesellschaftskritik findet in der Wissenschaft meist nicht ihres Eigenwertes wegen Beachtung, sondern wird als Beispiel für die eigene Theoriebildung verwendet und in die bestehende universitäre Artikulationsform eingepasst. Die Zeitschrift »Außeruniversitäre Aktion« hat den Anspruch, den sozial- und geisteswissenschaftlichen Diskurs für außeruniversitär bestehendes Denken und vor allem kritische Praxisformen zu öffnen. Die zweite Ausgabe widmet sich Fragen nach Grenzen jenseits der Geografie: Wie gestalten sich Grenzen von Körpern? Welche Grenzen erfahren Menschen durch Diskriminierungen? Welche Voraussetzungen für Grenzziehungen gibt es und wo kommt es darauf an, Grenzen zu überschreiten?
17. Yüzyıl Işığında Osmanlı
Doğal çevrede olduğu gibi uygarlık tarihinde de geneli kapsayan büyük ve önemli değişimler, ani kırılmaların yarattığı zikzaklar halinde değil, geniş zaman aralıklarına yayılan dalgalar şeklinde gerçekleşir ve sürekli olarak tekrarlanır. Osmanlı tarihinde de 16. yüzyıl hemen her alanda zirveye ulaşılan bir dönem olmuş ve belirli bir doygunluğun ardından yavaş yavaş sistematik bir bozulma eğilimi başlamıştır. 17. yüzyıl edebiyatta, sanatta, mimaride, bilim ve kültür alanında klasik eğilimlerin hâlâ çok güçlü olduğu bir tablo sergilese de mevcut birikime yeni renkler ve değerler katacak üretkenliğin yok olduğu, durağan bir sürecin ba...
ASEAD 5. ULUSLARARASI SOSYAL BİLİMLER SEMPOZYUMU - 27-29 Nisan/April 2019 Kemer - ANTALYA/ BİLDİRİLER KİTABI
27 Haziran 2018’de yayımlanan Akademik Teşvik Yönetmeliği Madde 7/9 da belirtildiği üzere “Tebliğlerin sunulduğu etkinliğin uluslararası olarak nitelendirebilmesi için en az beş farklı ülkeden konuşmacının katılım sağlaması esastır.” Bu kapsamda 27-29 Nisan 2019 tarihleri arasında ANTALYA-Kemer’de düzenlemiş olduğumuz ASEAD 5. Uluslararası Sosyal Bilimler Sempozyumu akademik teşvik kriterini sağlamaktadır.
Lobgedichte und andere Gedichte des osmanischen Dichters Keşfī (m. 1538–9)
Hulya Celik untersucht das Leben und einen Teil des Werkes des osmanischen Dichters Kesfi (gest. 1538–9) mithilfe von Informationen aus Dichterbiographien, den Werken des Dichters selbst, Archivdokumenten und anderen Primarquellen des 16. Jahrhunderts. Ein wichtiger Teil ihrer Arbeit widmet sich der Dichtung Kesfis und bearbeitet insgesamt 105 Gedichte. Dabei handelt es sich zum Großteil um Lobgedichte (Qasiden), aber auch um Strophengedichte und Chronogramme, die sich in der einzigen bisher bekannten Handschrift der Gedichtsammlung Kesfis befinden. Dieser Band beinhaltet eine Edition der Gedichte und geht tiefgehend auf deren technische Eigenschaften, Sprache und Stil ein. Hinsichtlich d...
OSMANLI’NIN GÜLEN YÜZÜ
Latife, insanları güldüren, neşelendiren hoş ve güzel söz, şaka, nükte, fıkra ve espri anlamında kullanılmaktadır. Bu anlatım türü derin bilgi, görgü ve zekâ kıvılcımını gerektirmektedir. İnsanların espri anlayışı mizaçlarına, dil ve âdetlerine, kültürlerine, hatta yaşadıkları bölge ve iklimlere göre değişmektedir. Bu açıdan değerlendirildiğinde, kitapta yer alan Osmanlı döneminin latife ve fıkralarının bilinmesi, ecdadımızın yaşadığı sosyal, siyasî, iktisadî ve ailevî hayatı daha iyi kavramamızı sağlayacaktır. Biz bu derlememizde Fâik Reşad'ın Külliyât-ı Letâif isimli kitabı esas olmak üzere Lâmiîzâde Abdullâh Çelebi'nin Letâif'inden ve Saîm Sakaoğlu'nun derlemiş olduğu Nasreddin Hoca Fıkraları isimli kitaplarla birlikte anonim hâle gelmiş ve her mecliste anlatılagelen fıkralardan seçmeler yaptık. Ayrıca kitabımızın son bölümünde, fıkraların Osmanlının toplum hayatını yansıtması yönüyle değerlendirildiği bir makaleye yer verdik.
TUBA
None
