You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Çabasız Eylem Sanatı Optimist Yayın Grubu; dünyaca ünlü Deeper Learning şirketinin kurucusu, eğitmen ve insan kaynakları profesyoneli Steven D’Souza’nın ses getiren yeni kitabı Yapmamak’ı sunar. “Yapmamak. Bu, arkana yaslanıp olayların başına gelmesine izin vermek anlamına gelmiyor. Aksine, daha cesur ve daha ilham verici bir şeyi ifade ediyor: Durumun enerjisiyle birlikte, çevreyle uyum içinde ve sınırlı kaynakları en iyi şekilde kullanarak işlev göstermek. Deneyin. YAPMAMAK. Şimdiye kadar yaptığınız en iyi şey olabilir.” Daniel Pink, Drive’ın yazarı
Nizam (ve nizam-ı âlem), ahlâk, adalet, devlet… Osmanlı tarihi bahislerinin “kutlu” kavramları bunlar. Genellikle, ezel-ebed bir iktidar ideolojisini temellendirmek üzere, hamasi bir tınıyla kullanılan kavramlar. Elinizdeki kitap, bu kavramları adeta yelpaze gibi açarak, Osmanlı-İslâm düşüncesinin kapsamlı bir incelemesini yapıyor. Osmanlı öncesi islâm düşüncesinin ve Anadolu öncesi Türk topluluklarının “seyyal mekân” anlayışına dayalı siyasi ideolojilerinin Osmanlı dönemine etkisi, kapsamlı bir girizgâh oluşturuyor. Bunu, tarih içindeki değişim seyrini de gözeterek, Osmanlı dönemi siyasetnamelerindeki siyaset anlayışının ayrıntıl...
Güzel Sanatlar Alanında Uluslararası Araştırmalar V
Kültürden kültüre, toplumdan topluma kimi zaman da insandan insana değişen ahlâk anlayışında hemfikir olunan belli değerler her insanın ortak yaşam kültüründe var olmasını sağlamaktadır. Mesleki yaşamda evrensel niteliğe işaret eden etik kavramı, kapsamı gereği dünyada insan hakları savunuculuğunun direği olarak görev yapmaktadır. Bu nedenledir ki, konuya “etik nedir?” diye sorarak başlamak yerine özünde “etik davranmak neden önemlidir?” sorusuyla bir giriş yapmanın daha işlevsel olduğunu söylemek mümkündür. Bu soruyu yanıtlarken birlikte yaşam, canlıların yaşam hakkı, savunuculuk, sosyal adalet gibi ana kavramlara atıfta bulunmak ge...
“İyi Tarım Uygulamaları”; tarımsal faaliyetlerin sağlıklı gıda üretimine, çevrenin ve doğal kaynakların korunmasına, çalışanların güvenliği ve refahının teminine, kaliteli gıda üretimine katkı sağlayacak yöntemlerle yapılmasıdır. Durağan değildirler, yeni problemler ortaya çıktıkça ve bunların çözümleri bulundukça, daha iyi yöntemler keşfedildikçe geliştirilirler. Bu uygulamalar, tarımsal üretimde sürdürülebilirliliği sağlama ve gelecek nesillere temiz bir Ülke ve Dünya bırakma için gereklidirler. “İyi Tarım Uygulamaları”nın Ülkemiz ve Dünya ölçeğinde yaygınlaştırılmaları, tüm tarımsal faaliyetlerin bu uygulamalar...
Sevgi, sosyal bir varlık olarak, insan olmanın gerektirdiği doğal bir ihtiyaçtır. Maslow'un sıraladığı hiyerarşik insan gereksinimleri üçgeninde sevgi, temel olarak belirlenen fizyolojik ve güven gereksiniminden sonra gelmektedir. Bununla beraber, sevginin temel gereksinimlerin de önüne geçerek ilk sırada yer alacak kadar güçlü bir gereksinim olduğunu gösterir sayısız örnek vardır. Gelişmiş toplumlarda fizyolojik gereksinimleri karşılanan ancak yeteri derecede sevgi ve ilgi gösterilmeyen bireylerin, kendilerini gerçekleştirmekte zorluk çektiklerine; insanlardan, dünyadan ve hatta kendilerinden nefret ederek, hayatlarına son verdiklerine; uyuşturucu, alko...
Maddi dünyadaki Evrim yasasının keşfi, insanları zihinsel dünyadaki neden-sonuç yasasının bilgisine hazırlamıştır. Düşünce, düşünceyi somutlaştıran maddi formlardan daha az düzenli ve ilerlemeci değildir; ve yalnızca hücreler ve atomlar değil, düşünceler ve eylemler de kümülatif ve seçici bir enerjiyle yüklüdür. Düşünce ve eylem dünyasında iyi olan hayatta kalır, çünkü “en uygun” odur; kötü olan ise nihayetinde yok olur. Nedenselliğin “mükemmel yasasının” maddede olduğu kadar zihinde de geçerli olduğunu bilmek, bireylerin ve insanlığın nihai kaderine ilişkin tüm kaygılardan kurtulmak demektir “Çünkü insan insandır ve ka...
İnsanlar için yaşadıkları hayat eşsizdir, yoldan çevirdiğiniz herhangi birine hislerini, hüzünlerini, neşesini kısacası yaşadıklarını sormaya kalksanız; size anlattıkları ciltlerce kitabı dolduracak kadar çok olacaktır. Ve yine de gözlerine baktığınızda söyleyecek çok şeyi olduğunu görürsünüz. Gelgelelim bir insanın kendisini anlatmadaki coşkusu ne kadar sınırsızsa başkalarının onu tasviri o ölçüde zavallıcadır! Sözgelimi birisi ölmüştür; ölen ne kadar iyi, ne kadar güzel, ne kadar zeki veyan ne kadar çirkin, ne kadar kötü olursa olsun onu bir cümleyle anlatmak mümkündür! Bu durum ölenin izzeti nefsini yaralar mı bilinmez ama bireyle toplum arasındaki tuhaf çelişkiyi ortaya koyar. Bu romanın hareket noktası tam da budur, hani mümkün olsa da romandaki kahramanlara "Anlat hayatını" deseniz, günlerce konuşacaklarına şüphe yoktur fakat biz biliriz ki bir cümleliktir cümlesi hayatın.....
Zohar Kitabı üzerine Sulam (Merdiven) yorumunun yazarı Rav Yehuda Leib HaLevi Aşlag'ın (Baal HaSulam) ilk oğlu ve halefi Rav Baruh Şalom HaLevi Aşlag'ın (RABAŞ) yazıları, bize Kabala bilgeliğini insan deneyimimize bağlayan manzaralar sunar. Bu kitaplar, RABAŞ'ın insan doğası hakkında sahip olduğu derin bilgiyi ifşa eder ve bizi kendi ruhlarımıza doğru bir yolculuğa çıkarır. Metinleri özümsedikçe, Kabala'nın şifreli bir okültizm değil, kendimizi anlamak, yaşamlarımızı ve çevremizdeki dünyayı iyileştirmek için zaman içinde test edilmiş bir metot olduğunu görürüz.