You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Also available as "World Biographical Index" Online and on CD-ROM
Otorite tarih boyunca mahiyeti, gerekliliği ve sınırları tartışılan bir kavram olagelmiştir. Böylesine tartışmalı bir özellik taşıması otoritenin her daim gündemde kalabilmesine yardım etmiştir. Kavramın gündeme geldiği birincil alan ise siyaset olmuştur. Otorite, kendisine eşlik eden iktidar kavramı ile birlikte, siyasetin en temel meselelerinden birini oluşturmuştur ve oluşturmaya da devam etmektedir. Bununla birlikte, otoriteyi yalnızca siyaset sahasına hapsetmemek gerektiğinin de altı ısrarla çizilmelidir. Çünkü o, siyaset yanında dinden bilime, sanattan felsefeye değin hemen her alanda karşımıza çıkmaktadır. İslâm düşüncesi merkezli bir ...
Bin yılı aşkın bir geçmişi bulunan Maturidiliğin temelini atan İmam Maturidi (ö. h. 333/m. 944), İslam inanç esaslarını, Kur’an ve sahih hadisler ekseninde şekillendiren ve bunu da aklî verilerle destekleyen bir bilgindir. Dinî, sosyal ve psikolojik sorunlara İslamî bir tedavi yöntemiyle uygulanabilir çözümler sunan Maturidîlik, Kur’an ve sahih hadis merkezli, aklı da dini anlamada ön plana çeken bir metoda sahiptir. Erkek ve kadın olarak bireyin, İslam’ın özünden sapmamak kaydıyla, dinî anlayış ve yaşayış özgürlüğünü, “irade” teziyle ön plana çıkarması nedeniyle, “girişimci ve yenilikçi” bir yapıda olan Maturidîlik, evrensel ...
"Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim" buyurur Peygamber Efendimiz (a.s.m.). Onun kişiliğinde, ahlâkın bütün güzellikleri buluşmaktadır. O, hayatıyla ahlâkın bütün güzelliklerini temsil ettiği için de, her mizaçtan insan ondan aldığı ahlâk dersiyle kendi hayatını ve kendi ahlâkını güzelleştirmiştir. Cahiliyenin kaba saba insanlarını bütün dünyaya medeniyet öğreten ve medeniyet taşıyan Asr-ı Saadet insanlarına dönüştüren bir mucizedir Peygamber ahlâkı... Elinizdeki kitap, Hz. Peygamberin sahabilerin şahsında bütün ümmetine ve bütün insanlığa öğrettiği güzel ahlâka dair hadisleri bir bütün halinde bize sunuyor. Kendisinden sonra yazılan ahlâk ile ilgili pek çok esere ve ilmî çalışmaya esas teşkil etmiş bu eser, sahabeden ve selef-i sâlihînden aktardığı ilave rivayetlerle de, ahlâk hadislerini anlamamızı daha da kolaylaştırıyor. Ahlâkın doğru yolunu Resûlullah'ın (a.s.m.) rehberliğinde adımlamak isteyenler için, Harâitî'nin bu klasikleşmiş eseri vazgeçilmez bir kaynak niteliğinde... [Nesil Yayınları]
This publication examines art, the human sciences, science, philosophy, mysticism, language and literature. For this task, UNESCO has chosen scholars and experts from all over the world who belong to widely divergent cultural and religious backgrounds.--Publisher's description.
Ülkemizde yerel tarihle ilişkilendirilecek olan aile tarihi ve şecere/soyağacı çalışmalarına olan ilgi büyüyerek artmaktadır. Yapılan bu yerel çalışmaların bu tür araştırmalarla bir bakıma kayıt altına alınmakta olması geleceğe küçük de olsa önemli bir katkı sağlayacaktır. Bununla mahallî-ailevî bağlar hiç olmazsa bir bilinirliğe ulaşma fırsatını doğuracaktır. Osmanlı döneminden Cumhuriyet dönemine geçişin ardından köken ile ilgili bilgiler kentleşmenin getirdiği ailevî parçalanmaların da eklenmesiyle giderek silinmeye ve kaybolmaya yüz tutmuştur. Bu bağları tespit etmek isteyenler ise sözlü bilgiler dışında resmî kaynaklara...
Bu kitap, Abbasiler döneminde İran'ın Kuzeybatısındaki Cibâl bölgesinde kurulan, İslam tarih ve coğrafya kaynaklarında Hasanveyhî Kürt Emirliği adını alan bu Emirliğin kuruluşunu, gelişimini ve yıkılışını ele almaktadır. Cibâl bölgesinde ortaya çıkan bu emirlik, İbn Haldun'un Tarihi'nde "Kürtlerin Devleti" olarak tanıtılmaktadır. Hasanveyhî Emirliği, Hüseyin el-Berzikanî tarafından bir araya getirilen Kürt aşiretlerinin sağladığı birlik zemini üzerinde kurulmuştur. Hüseyin el-Berzikanî'nin oğlu Hasanveyh Emirliğin asıl kurucusu olarak kabul edilir. Adı İslam tarihi kaynaklarında Hasanveyh b. Hüseyin el-Kurdî olarak geçmektedir. Büvey...
"Orta Çağ: karanlıklar çağı!” Orta Çağ denilince aklımıza ilk gelen karanlıklar çağıdır. Bununla, Batı'nın yaşamış olduğu belli bir dönemi kastediyorsak bir ölçüde doğru değerlendirmiş oluruz. Karanlık, Doğu'daki Orta Çağ için asla söz konusu olamaz. Orta Çağ'da Asya medeniyeti Rönesans Çağı'nı yaşar. Öte yandan İslamiyet'in doğuşu ile insanlık tarihinin göz kamaştırıcı olaylarından birine şahit oluruz. Bununla birlikte VII. yüzyıldan başlayarak İslam medeniyetinin insanlık ufkuna bir güneş gibi doğuşu ve çağlar ötesini kucaklayacak şekilde yükselişi ve yayılışı, birçok milletin bu uygarlık içine dâhil olması ve geniş coğrafi sahalarda büyük medeniyetler meydana getirmesi; insanlık tarihinin altın harflerle kaydettiği bir devirdir. Batı'da sosyal, siyasî, dinî, iktisadî ve kültürel manada bir kaos ortamı yaşanırken, Doğu'da akıl ve bilimin saltanatını sürdürdüğü bir çağdır bu çağ. Doğu'da sosyal, siyasal, kültürel ve sanatsal alanda meydana gelen birikimler Batı'da köklü dönüşüm ve değişimlerin temelini oluşturacaktır. Okuyunca farkeceksiniz.
Yüce Allah tarafından “âlemlere rahmet” ve “son peygamber” olarak gönderilmiş olan Hz. Muhammed (sav), Kur'ân-ı Kerim'de insanlığa “en güzel örnek” olduğu ifade edilmiştir. Öte yandan onun bir “beşer” olduğu da vurgulanmıştır. Dolayısıyla o, hem dünya hayatının şartlarına tabi bir beşer hem de ilahî vahye muhatap olan bir peygamberdir. Hz. Muhammed (sav) sadece bir peygamber olarak ilahî mesajı aktarmakla kalmamış, aynı zamanda bir fert, bir aile reisi, bir eğitimci, bir devlet başkanı, bir hâkim ve bir kumandan olarak bu mesajı hayatına yansıtmış ve örnek bir kişilik sergilemiştir. Sahip olduğu üstün özellikleri sebebiyledir k...
Çalışma, meşhur İslam tarihçilerinin yanı sıra, İslam ve dünya siyasi düşüncesinin en parlak yıldızı İbn Haldun’un övdüğü ve Mukaddime ‘sinde yer verdiği İlk Arapça siyasetname veya nasihatname[1] örneklerinden birini konu edinmektedir. Bu yazıldığı edebi tür olan mektup olarak uzun, ancak kitap olarak kısa metin konusunda eskilerin ağyarını mani efradını cami dedikleri türden yani “gerekli hiçbir şeyi dışarıda bırakmayan, gereksiz de bir konu içermeyen” ve üzerinden geçen yaklaşık 13 asra rağmen güncelliğini muhafaza eden bir metindir. Eser İslam siyasi düşüncesinin ilk metinlerinden oluşu, kendinden sonraki siyasi düşünceyi...