You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Kısa yaşamı boyunca binlerce yıllık kültürü hafızasında barındıran, tarihin gördüğü en büyük asker ve kahraman, devlet adamı, gerçek bir lider olarak Türk Milleti’ne “ATA” olma sıfatını sonuna kadar hakeden Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, mücadele yaşamının sadece bir bölümünü ele aldığı “NUTUK” adlı eseri, elbette sadece bizler için değil gelecek tüm nesillerin okuyup anlamaya çalışacağı bir büyük başyapıt olarak tarih sayfalarında hak ettiği yeri almıştır. Nutuk’u okumaya başladığınızda iki farklı duygu hissedersiniz. Birincisi, yaşananların kaleme alındığı bir dokümandan ziyade, yazılan her satırın sanki yazılm...
Anadolu, yüzlerce yıldan beri Yunanlılar ve onun siyasetçileri tarafından bir cazibe merkezi, ele geçirilmesi gereken tarihi bir miras ve yurt olarak görülmüştür. Her dönemde iktidarı ele geçiren krallar, siyasetçiler ve ülkeyi yönetenlerin öncelikli politikaları, Anadolu’yu ele geçirmek “Megali İdea1” gerçekleştirmek, Türkleri Anadolu’dan Orta Asya’ya sürmek olmuştur. Bu siyasette başarılı olanlar halk tarafından itibar görmüş, başarısızlar katledilmiştir.
Geçmişten günümüze “Kürt kökenli isyanlar” “terör ve benzeri olaylar” anlatılrken, taraf olan olmayan herkes bu yaklaşımları “Kürt meslesi/sorunu” olarak nitelendirmişlerdir. Oysa kitabı okuduğunuzda da anlaşılacağı gibi, tüm bu eylemlerin sonucunun siyasal bir sistem kurma amacı güttüğünü göreceksiniz. Bu nedenle “Kürt Sorunu/Meselesi” olarak görülen olgunun, bir “Kürt Siyasi Hareketi” olarak adlandırılmasının daha doğru olacağını düşünenlerdenim. Kürtlerin Anadolu'ya gelişlerinden itibaren egemenliklerine girdikleri hâkim otoritelerle zaman zaman uyum içinde oldukları, zaman zaman ise çatışma içine girmelerinin altında homojen bir yapı olmadığı, kısaca beklenti, istek ve amaçlarının değişiklik gösterdikleri gözlemlenmiştir.
Yağmur Dergisi Mayıs - Haziran 2016