You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Mimarlara Mektup 2009 yılı 119-130 sayıları
Onbeş yıl süren TYS genel başkanlığım süresini ve yazarlarımıza ilişkin anılarımı ayrıntılı olarak yazmayı çok istiyorum ama yetmişyedi yaşımdan sonra buna artık zamanım olacağını sanmıyorum. Tomris Uyar’ı aşağıladığım savı ile 3 milyon lira ile birlikte [toplam 5] milyon [667 bin 500] lira tazminat ödeme cezasına çarptırılmış olmam dolayısıyla bu kitapta derlediğim belgeler onbeş-yirmi yıllık sendika yaşamımın hiç olmazsa çok kısa bir bölümünü yansıtacaktır diye düşünüyorum. Amacım, kendimi savunmak yada kendisini aşağıladığımı söyleyen Tomris Uyar’ın haksızlığını kanıtlamak değil. Açtığı tazminat dava...
Sevgili Erdal: Erdal Öz’e Mektuplar yazar, yayıncı ve örnek bir aydın olarak Erdal Öz’ün belki de en samimi portresini sunuyor. Başlarda heyecanlı bir üniversite öğrencisi, sonraları kuşağına yön veren bir yayıncı, iyi bir arkadaş ve düşünceli bir yazar olarak bu kültür insanını tüm yönleriyle gözler önüne seriyor. Yaklaşık 40 yılı kapsayan bu mektuplarda, Erdal Öz ve dönemin yazarları, sadece edebiyat ve yayıncılık alanındaki düşüncelerini aktarmakla kalmıyor, günlük yaşamlarını, mücadele ve dertlerini de içten bir dille paylaşıyorlar. Sevgili Erdal bu yanıyla, 50 kuşağını yakından tanımak isteyen okurlar, yazarlar ve yayın...
This interdisciplinary volume maintains the importance of a spatial understanding of society and history, but suggests a way of conceiving of borders and space that goes beyond a school map of states. Its subject is the struggle among differing spatial logics, or mental maps. It is concerned with the meaning that state borders hold for people, but recognizes that such meaning varies and is contested by other social formations. To what degree do state borders encase the mechanisms that make the decisive rules governing people's lives and to what extent do they give way to other rulemakers? To what extent do states circumscribe the communities to which people feel attached and to what extent do they intersect with other communities of belonging? These essays home in on the struggles and conflicting demands on people, given that state borders are not automatically pre-eminent and that other spatial logics demand attention.
None
This book analyzes the transformation of the Ottoman Empire over the 19th and 20th centuries. It focuses on Muslim revivalist-fundamentalist movements which were contained by the Ottoman government's Islamist ideology and whose ideas fuelled a new kind of nationalist-religious ideology.
Yazın ve Yaşam’daki denemeler, edebiyat alanında olup bitenleri izleyerek tartışmalara katılan, söz alan bir büyük yazarın, Tahsin Yücel’in bir özelliğini ortaya koyuyor: Yücel, yaptığı önemli tespitleri, övgüsünü, yergisini açıkça söylüyor. Bu nedenle bu denemeler yayınlandığı yıllarda çok ses getirdi. Kemal Tahir’den Ataç’a, Michel Butor, Robbe-Grillet’den modernlik sonrası Avrupa edebiyatına uzanan bu yazılar, Yücel’in ele aldığı konulara yaklaşımının evrenselliği nedeniyle hep gündemde. Şimdi, değişik zamanlarda, değişik koşullar altında yazılmış olan bu denemeleri yeniden gözden geçirirken, bir zamanlar bir yetersizlik, bir güçsüzlük saydığım eğilime hep bağlı kaldığımı anlıyorum: oldukça sert bir tartışma biçiminde belirdikleri zaman bile, yazılarımın soru nitelikleri yanıt niteliklerinden daha ağır basıyormuş gibi geliyor bana.
None
Çok basite indirgersek bu kitapta, Darmstadt Teknik Yüksek Okulunca 1990 yılında bana verilmek istenen onursal doktorluk payesinin 1992 yılında bir uyduruk bahaneyle nasıl verilmediği ve bu verilmeyişte 12 Eylül’ün Türkiye’ye armağanı olan YÖK gerici eğitim dizgesinin büyük çabası anlatılmaktadır. Bütün bunlar, bireysel bir sorun gibi görünen onursal doktorluğun verilmeyişinin dış nedenleridir. Özdeki nedenlerse, Türkiye ve Almanya’nın toplumsal yapılarındaki birbirinden çok ayrımlı bozukluklardır. Toplumsal yapı bozukluğu bugün Almanya’da hortlayan Yeni Nazizm’le, Türkiye’deyse kökü hiçbir zaman kazınmadığı için gittikçe geliş...