You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
Âşık tarzı kültür geleneği içerisinde yer alan âşıklar değerlendirilirken âdeta klâsikleşmiş bir anlayışla âşığın hayatı, sanatı ve eserleri şeklinde sabit bir yapı benimsenmiştir. Âşığın eserlerini hangi ortamda, niçin ve nasıl ürettiği ve bunları nerede ve nasıl tükettiği üzerinde pek durulmamıştır. Hâlbuki sözlü kültür ortamında, icra töresine bağlı olarak ortaya çıkan her ürün kendi bağlamı içerisinde hayat bulmuştur. Dolayısıyla değerlendirmelerde şairi ve onun eserlerini çevreleyen sosyal yapının da asla gözden ırak tutulmaması gerekir. Ayrıca geleneğin gösterime (performance) dayalı yapısı düşünüldüğü...
Sakarya Türküsü, bir devrin sabır ve iman destanıdır. Necip Fazıl Kısakürek, bir dava şâiri olarak Sakarya’da meydanlardadır. Dolayısıyla bizlere de Son Peygamber’in (s.a.s) kılavuzluğunda yeniden diriliş arzusunu muştular. Bu muştuya kulak vermek ise şüphesiz gerçek dava erlerinin harcıdır. Zaman ile mekânın, insan ile imanın iç içe geçtiği Sakarya Türküsü’nde sizleri birbirinden kıymetli otuz yedi yazıyla bir Necip Fazıl Kısakürek yolculuğuna çıkarıyoruz. Aslında yolun da yolcunun da bir olduğu bu türküde aslolanın insanın kendini hakkıyla bilmek olduğunu, dolayısıyla söz konusu yolculuğun bir iç yolculuğu olduğunu da Necip Fa...
Folklor bir milletin veya bir yörenin hayatın bütün alanlarına yansıttığı maddi veya manevi ürünlerin, yaşam tarzlarının, sadece görünen dış âleme değil görünmeyen iç âleme de ilişkin tasavvurlarının bilimsel yollarla araştırılıp tasnif edilip yorumlanması üzerine kurulmuş bilim dalıdır. Her yazar, düşünür kendi döneminin aynasıdır. İsmail Habip Sevük de bu minvalde değerlendirilmelidir. Sevük, edebiyat öğretmenliği, edebiyat tarihçiliği, gazetecilik, yayıncılık, maarif eminliği, milletvekilliği, amatör derlemecilik gibi birçok vasfı bünyesinde taşımış bir Cumhuriyet aydınıdır. Kaleme aldığı kitapları ve köşe yazılar...
Eleştiri kuramları, edebiyatın mahiyetinin anlaşılmasında ve edebî metin tahlilinde çok önemli bir işleve sahiptir. Edebî metnin doğuşu, yapısı, etkisi gibi hususlar eleştiri kuramlarının üzerinde durduğu belli başlı konulardır. Öte yandan bir metnin daha iyi anlaşılmasında ve estetik değerinin ortaya konmasında eleştiri kuramlarının varlığına ihtiyaç duyulur. Eleştiri kuramları, metinleri tek boyutlu tahlil etme yerine farklı bakış açıları ve estetik kriterleri öne çıkararak değerlendirmeyi olanaklı hale getirir. Bu bağlamda eleştiri kuramlarından faydalanarak metin tahlillerine yönelmek edebiyat araştırmacısına büyük bir kolaylık ...
Balkanların Türkleşmesi ve Müslümanlaşmasında en büyük etkenlerin başında hiç kuşkusuz Orta Asya’da filizlenen ve Anadolu’da olgunlaşarak birçok coğrafyaya ulaşan tasavvufi kültür unsurları gelmektedir. Ömer Lütfi Barkan’ın “Kolonizatör Türk Dervişleri” olarak isimlendirdiği bu gönül insanları bir amaç çerçevesinde ve silsileler halinde gittikleri bütün yörelerde olduğu gibi Balkan şehirlerinde de irşat ve manevi rehberlik vazifesini deruhte etmişlerdir. Azîz Mahmûd Hüdâyî'den sonra ikinci pir olarak telakki edilmekte olan İsmâîl Hakkı Bursevî, mürşidi Atpazarî Osman Efendi'nin emri ile Balkanlara irşatla görevlendirilmiş, bu ...
Sümerlerden itibaren günümüze kadar kesintisiz bir ilgiye mazhar olmuş en eski yazılı edebî türün ne olduğunu sorsak, vereceğimiz cevaplardan biri de hiç kuşkusuz “münazara” olacaktır. Münazara türü hiçbir edebiyatta ana türlerden biri olamamakla birlikte Sümerlerden başka Akad, Babil, Antik Mısır, Antik Yunan, Süryani, İbrani, Ermeni, Arap, Fars, Kore, Vietnam, Tibet, Japon, Latin, İspanyol, Fransız, Alman, İngiliz ve Türk edebiyatı gibi çok çeşitli edebiyatlarda, çok geniş bir coğrafyada kendine yer bulması ve 4000 yıldır varlığını sürdürmesi onu incelemeye değer kılmaktadır. Bu çalışma edebî bir tür olarak münazaranın hem dünya...
Münazara, hem ilmî bir disiplin hem de edebî bir tür olarak ele alınan birkaç alandan biridir. İlmî açıdan mantığın ilgi alanına giren münazarayı, edebî olarak da anlatı türünün içine yerleştirmek mümkündür. Her iki disiplinde de ortak denebilecek bir yaklaşımın olduğu görülür. Hatta mantık kitaplarında teorik olarak ele alınan münazaranın edebi eserlerde pratiğe döküldüğü söylenebilir. Bu çalışma, Münâzarât-ı Ahâlī-yi Memleket-i İnsânî adlı münazara türünde üretilmiş bir metnin inceleme, metin ve tıpkıbasımından oluşmaktadır. Eserin iki önemli özelliği üzerinde durmayı hak etmektedir. Bunlardan ilki, eserin “aşk-akıl” çatışması üzerine kurgulanmış olmasıdır. Diğeri ise eserin çeviri olmasıdır. Eser, Sainüddin Türke Tagmedullah’ın Münâzarâ-yı Hams veya Münâzarâ-i Akl u Işk adındaki Farsça eserinin tercümesidir. Bu bağlamda eser, hem yazıldığı dönemin düşünce dünyasına hem de tercüme metotlarına dair kaynaklık etme potansiyeline sahiptir. Bu ve benzeri eserler üzerine yapılacak kapsamlı çalışmalar ile her iki alana dair bilgiler netlik kazanacaktır.
Bu çalışmanın temelini, lisansüstü bir derste öğrencilerin yaptıkları araştırmalar teşkil etmektedir. Erciyes Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Yüksek Lisans Programının dil şubesinde lisansüstü eğitim gören öğrencilerin Bilimsel Araştırma Metotları dersinde yaptıkları çalışmalar neticesinde ortaya çıkan metinlerin tekâmül ettirilerek yayımlanacak hâle getirilmesi fikri, ilmî teşebbüsün nihai hedeflerinden biri olan yayım aşamasına ulaşma şiarını esas alarak olgunlaşmıştır. Bu metinler, yine Erciyes Üniversitesinin başka programları ile yurt içi ve yurt dışında bulunan birtakım diğer üniversitelerin lisansüstü programların...
Üniversitelerin temel görevlerinden biri, araştırma yaparak bilgi üretmek ve bunu topluma sunmaktır. Çeşitli yollarla bilgi üretimine katkı sağlayan üniversitelerin bu husustaki çalışmalarından biri de şüphesiz lisansüstü tezlerdir. Üniversitelerde yaptırılan lisansüstü tez çalışmaları, bu kurumlarda üretilen bilimsel bilginin somut meyveleridir. Bu bakımdan lisansüstü tezler büyük önem arz eder. Özellikle doktora tezleri belli bir alanda uzmanlaşmanın beratı sayıldığı için ayrı bir değere sahiptir. Çünkü doktora tezleri alanın genel görünümünü yansıtır. Herhangi bir alanda yapılmış doktora tezleri, o alanda hangi konulara değer v...