You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
In Sainthood in Fragile States, a wide range of social scientists explore the contested role of sainthood in the contemporary Middle East. By expanding the notion of sainthood to cover both the religious and secular ways of dealing with extraordinary events, people and things, the volume offers new insights into the way sainthood is embedded in various levels of everyday life, as well as national and international politics. The case studies highlight how fragility as a central aspect of sainthood is a productive force that often consolidates tales of the extraordinary, and is also the source of contesting social identities. Contributors include: Andreas Bandak, Mikkel Bille, Jürgen Frembgen, Sune Haugbolle, Angie Heo, Daniella Kuzmanovic, Edith Szanto, and Pnina Werbner.
“Dört ayrı millet, büyük ihtilaflara düşmeden bir arada geçinip gidiyor. Hepsi aynı toprağın çocukları. Birbirlerine karşı, bizimkilerden daha müsamahakârlar. Evet, çeşitli yerlerin ve çeşitli toplulukların insanları: Türkler, Ermeniler, Rumlar ve Yahudiler…” (Gerard de Nerval) “Asya Ermenileri kalabalık, kuvvetli bir insan soyudur. Alışkanlık yüzünden muti, emir kulu tabiatlı, çalışkandır; çoğu da zengindir. Bu anda Hıristiyan Ermeni halkının Babıâliye, Müslüman Kürt ya da Müslüman Araplardan daha sadakatle itaat etmeleri çok mümkündür.” (Helmuth von Moltke) “Ermeniler gerçekten de Türklere herkesten çok benziyorlar. Onlar gibi Doğu kökenlidirler ve davranış, adet, düşünce tarzı, yani din haricindeki her konuda aynıdırlar.” (James Ellsworth de Kay) “Ermeni evinin kadınları Türk kadınları gibi giyinirler, onları Müslüman hemşerilerinin arasında ancak çok usta bir göz teşhis edebilir. (…) ruh ve iman bakımından Hristiyan, doğuş ve cismaniyet bakımından Asya Müslümanı olan Ermeniler…” (Edmondo de Amicis)
None
Elinizdeki eser, birkaç açıdan tarihçilerin alışkanlıklarını bozuyor. Bir tarih anlatısı bugüne ulaşabilmeli bugünü dönüştürebilmelidir. Fakat bu denli bir etki gücü, sosyo-politik saiklerle tarihin kötüye kullanıldığı örneklerin dışında fazla görülmez. Tarihin, pek çoklarının düşündüğünün ve inanmak istediğinin tersine, bugünü belirleyen değişkenlerden “yalnızca biri” olması, tarih metinlerinin sözü edilen durumunu açıklayabilir. Şu an elinizde tuttuğunuz eser, işte bu noktada farklılaşıyor. O, geçmişte belirlenmiş bir dönemdeki bir bilinmezden yola çıkmıyor. Şaşırtıcı bir cesaretle, bugünden yola çıkıyor. Üste...
Mimaride Doğal Taş