You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
New Media Politics: Rethinking Activism and National Security in Cyberspace explores many of the questions surrounding the new challenges that have arisen as a result of the emergence of cyberspace, including cyber-activism, cyberterrorism, and cyber-security. The chapters in this volume provide case studies that span an array of geographies as they debate questions regarding conceptual issues in cyberspace and the relationship between politics, cyberterrorism and cyber-activism, as well as state and international regulations concerning cyberspace, resistance movements in cyberspace, and media frameworks concerning terrorism, civil liberties, and government restrictions. This collection will...
Fransız Devrimi’nden günümüze, Thomas Paine, J. Stuart Mill ve nice Aydınlanma filozofu ve düşünürü ifade özgürlüğünün çerçevesini ve sınırlarını çizmeye ve bu özgürlüğü temellendirmeye çalışmıştır. Monarşilerin hâkim olduğu dünyada bu hakkı talep etmek en radikal girişimler arasında yer alıyordu. Zira ifade özgürlüğü, aynı zamanda burjuva demokrasisinin gereği olarak halkın “kendilerini idare edecekleri seçmesinin yanında, seçilenler fena davranırlarsa onları başından atmayı” da garanti altına alan haklardan birisiydi. Ancak ilerleyen zaman içinde ifade özgürlüğü tek başına demokratik bir sistem için yeterli olmamaya ...
Sosyal Beşeri ve İdari Bilimler Alanında Uluslararası Araştırmalar XXVIII adlı kitap on yedi bölümden oluşmaktadır. Türkiye’nin farklı üniversitelerinden alanında uzman kişilerce akademik üslup ve bilimsel metodolojiye bağlı bir anlayışla kaleme alınan bu kitap, disiplinler arası ve kolektif bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Bazı çalışmalar alan araştırmasıyla ve/veya veriler desteklenirken bazı çalışmalar literatür ışığında özgün bir çıktı sunmayı amaçlamaktadır. Kitap akademik literatüre katkı sunmayı hedeflemektedir.
Değişen, dönüşen bir dünyanın geri dönülemez gerçekliği dijital medya… Geri dönmek istiyor muyuz? O da başka bir tartışmanın konusu. Bizim amacımız gelişip, dönüşen dijital olan ne varsa hayatımıza neler katıyor, neleri dönüştürüyor, nereye sürüklüyor, bunu gözlemlemek ve ortaya sermek… İşte bu amaçla böyle bir çalışmaya başladık. 20 yazarın, 15 bölümle katkı sunduğu bu çalışmada “dijital medya” ya da kimilerine göre “yeni medya”nın ne olduğu, web ve blockchain uygulamaları, bilginin dijital medyada nasıl bir dönüşüme uğradığı, “ağlı birey”, “ağlı kamu” kavramları, karnavala dönüşen bir şölen olarak...
Bu çalışmada, yapay zekâ teknolojilerinin, medya ve habercilik alanına sunduğu avantajlar ve kolaylıkların yanısıra, gazetecilik/habercilik faaliyetlerine yönelik sorunlu uygulamaları ele alınmaktadır. Bu doğrultuda, alanyazında, yapay zekâ haberciliği/gazeteciliği kavramıyla ifade edilen habercilik pratiklerinin manipülasyon ya da dezenformasyon türü faaliyetlerine ışık tutmak, ilgili faaliyetler ve gazetecilik etiği ve habercilik değerleri anlamında ortaya çıkan daha birçok sorunlu uygulamaya yönelik olarak kullanıcıların zarar görmemesini ve daha etkin bir kullanım deneyimi yaşamasını sağlayacak yapay zekâ haberciliği/gazeteciliği okuryazarlığının önemini ortaya koymak amaçlanmaktadır.
Mahremiyet kavramını bireylerin hangi koşullarda, ne ölçüde kendilerini, tutumlarını ve davranışlarını diğerlerine açık edebileceklerini özgür bir şekilde seçebilmeleri olarak tanımlıyoruz. Ancak iletişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte özgürce seçebilme ve ifade edebilme noktasında günümüz insanının karşılaştığı en temel sorun herhalde kişisel mahremiyet sınırlarını kendisinin belirleyememesi. Mahremiyet sınırlarının belirsizliği insanın yaşam alanlarını etkileyen bir problem alanını oluşturmakta. Evrensel açıdan yaklaştığımızda gizlilik olarak ele alınan mahremiyet bireyin kişisel bilgilerinin kontrol edilme yolu olarak ele alınabilir. Bizler mahremiyetimizi koruma çabası içerisinde aslında diğerlerinin bize karşı olan tutum ve yaklaşımlarından korunuruz. Böylece mahrem alanlarımız bizim güvenli alanlarımız halini alır. Elbette ki, kişisel bilgiler her birimizin hassasiyet derecelerine göre değişiklik göstermektedir. İnsanlık tarihi kadar eski olduğunu kabul ettiğimiz mahremiyet kavramı farklı disiplinlerde farklı şekillerde kavramsallaştırılmaktadır.