You may have to Search all our reviewed books and magazines, click the sign up button below to create a free account.
35. sayımızla huzurlarınızdayız. Bu sayıyla birlikte dergimiz 8. yılına girdi. Matbu yayıncılığın, hele hele süreli yayınların zar zor ayakta kaldığı günümüzde bize bu gururu yaşatan tüm okurlarımıza, yazarlarımıza, mutfak ekibine, yayın kuruluna, destekleyen herkese gönülden teşekkür ediyoruz. Umarız nice yıllar bu sayfalarda iyi kitapları sizlerle buluşturmaya devam edebiliriz. Derginiz Okur yine doyurucu bir dosyayla karşınızda. Direniş edebiyatını, direnişin kitaplarını işlediğimiz dosyamızı Rumeysa Betül Tuncay ile Kübra Ramazan Kaya birlikte hazırladılar. Filistinlilerin özgür bir ülke ve haysiyetli bir hayat için verdikleri des...
31. sayımızla huzurlarınızdayız. Dijital imkanların artık ucu bucağı görülmeyecek şekilde genişlediği bir dönemde yaşıyoruz. Yapay zekanın yapabildikleri şaşırtmaya devam ediyor. Birkaç ay gibi kısa süre içinde alabildiği mesafeler nereye kadar gidebileceği konusunda da soru işaretlerini muhafaza ediyor. Yapay zeka çağında metin yazarlığı, hikaye anlatma becerisi; ayrıca çeviri, metin düzeltme işleri ters yüz olacak gibi görünüyor. Bu mesleklerin tamamı meydan okumalarla karşı karşıya. Öyle ki belli şirketler etik olarak bir süre yapay zeka çalışmalarına ara vermek zorunda kaldıklarını açıkladılar. Kitapların dünyası da kuşkusuz...
21. sayımızla huzurlarınızdayız. Yine dolu dolu bir içeriği sizlerle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kitap Haberlerinden “Dünya ve Türkiye Ne Okuyor?” sayfalarına, onlarca kitap eleştiri yazısından söyleşilere; hatırattan sinemaya, sosyolojiden şiire geniş bir sahada sadece iyi yazılar tam olarak burada! Soruşturma sayfamızda yayıncılara kulak vererek salgın sürecinin kendileri için nasıl geçtiğini ve yayıncıların baharı sayılan sonbahar aylarında okurları nelerin beklediğini sorduk. Bu kötü sürece rağmen genel anlamda umut rüzgarlarının estiğini görmek bizi çok heyecanlandırdı. Tabii yeni serileri ilk ağızdan, önden öğrenme...
Dergiler Yetim, Dostları Mahzun... Bir güzel insanı kaybetmenin derin acısını yaşıyoruz. Dergimizin Yayın Kurulu üyesi olan, on dört senelik GENÇ tarihinde çokça katkısı bulunan kıymetli Asım Gültekin Abimizi ebedî aleme uğurladık geçtiğimiz ay, gönlümüz kederli, gözlerimiz nemli. Onu nasıl anlatacağız, nasıl sığdıracağız kelimelere emin değilim. Ansızın aramızdan ayrılışıyla dilimiz lâl oldu, çok şaşkınız. Sanki o meşhur derviş yeleği ve omzuna yüklediği kitaplarla çıkıp gelecekmiş gibi hissediyoruz hâlâ. Gelecek ve birbirinden yeni fikirler koyacak masaya, tatlı-sert tartışacak, kalender gülümsemesiyle yan yan süzecek bizl...
Anneni, Babanı ve Kardeşlerini Gerçekten Tanıyor musun? Bir zamanlar “elektrikler giderse insan ailesiyle yakından tanışır” derlerdi, çünkü o vakitlerde bir kandil ya da mum etrafında sohbet edilir, tatlı muhabbetlerden bahis açılırdı. Yüzler tebessüm eder, hoşça vakit geçirilir, “sahi ne iyi oldu da karanlığa gömüldük, bu vesileyle içimiz aydınlandı” mırıltıları dökülürdü dudaklardan. Sonrasında elektrikler de gitmez oldu, bir araya gelinen zaman dilimleri hızla azaldı, daha da “ben” odaklı hayatlar yaşadık, bitmek bilmeyen koşturmacalardan dolayı adeta kendi içimize düştük, kimseyi dinleyecek, kimseyle özel ilgilenecek vakit bu...
23. sayımızla huzurlarınızdayız. Epeyce hüzünlüyüz. Geçtiğimiz birkaç ay içerisinde yaşadığımız ağır kayıplar bizi sarstı. Dergimizin kuruluşundan bu yana yayın kurulunda aktif görev alan, çocuk edebiyatı sayfamızı hazırlayan kıymetli Rabia Gülcan Kardaş’ı genç yaşında kaybettik. Onu hep güler yüzü, merhametli duruşu, özverili çalışmaları, bilhassa çocuklarla ilgili eser üretme kaygısı ve dinmeyen heyecanı ile hatırlayacağız. Hatırası bizim için aziz, kendisine Allah’tan gani gani rahmet; başta eşi Hamit Kardaş olmak üzere yakınlarına sabırlar diliyoruz. Fikir dünyamızın öncülerinden Sezai Karakoç ve Teoman Duralı da ...
Türkiye Neden mi Büyük? Çünkü Onlar Öncüler, Onlar Öndeler... Muratcan Kaya, Yusuf Taha Göktaş, Kağan Talip Tığlı ve Tarık Kesekçi Kardeşlerimiz, 27 Kasım 2021’de elîm bir trafik kazasında vefat ettiler. Muratcan 21, Yusuf Taha 22, Kaan Talip 25, Tarık ise henüz 26 yaşındaydı. Acı haber dört bir yanda duyulduğunda, yüreklere acı oturdu, diller lâl oldu, gözler yaşardı. Kimi İHH’da kimi Yedi Hilal’de kimi de Baykar’da koşturan bu dört yiğit, bir anda hepimizi derin bir hüzne gark etti. Gençliklerinin baharında, iyilik yolunda bir sefer hâlindeyken canlarını Rahman’a teslim etmişlerdi. Kendileri gencecikti, fakat yüreklerindeki hizmet a...
Oynatma Listenize Ekleyin Ne İlhamlar Gelecek, Bekleyin Rabbimiz güzeldir, güzelliği sever. Bizler güzel bir dinin, güzel bir peygamberin, güzel bir medeniyetin mirasçılarıyız. Yaptığımızı güzel yapmak, hayatımızın en ufak detaylarında dahi güzelliği aramak, adeta şiarımızdır. Türküler, bu toprakların güzele sevdasının, güzelliğe olan inancının en belirgin sembollerinden biridir. Türkü geleneğimizde çok tesirli besteler, çok derin tınılar, çok çarpıcı nâmeler söz konusu. Aynı gelenek, kalbi genişleten seslerle, ufku açan sözlerle, hayali kanatlandıran muhteşem güftelerle de süslü. Bir nevi, saklı hazineler hükmünde görebileceğim...
Gurbeti Hikmetle, Hasreti Hürmetle Süsle Binlerce genç dostumuz, dünyanın çeşitli ülkelerinde hayatlarına devam ediyor. Kimi oralarda doğup büyüdü, kimi bir vesileyle sonradan ayrıldı Türkiye’den. Bir yanda bambaşka kültürle karşılaşmanın zorlukları, yalnızlığın sessizliği, alışma devresinin gelgitleri, yer yer hayata ve kendine yabancılaşmanın dramları, diğer yanda yeni imkanlar, meraklı adımlar, eşsiz fırsatlar, cesur açılımlar, sürpriz lütuflar. Sonsuz tecelli, bin bir farklı hikaye var yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızda. İçinde bulunduğumuz yaz ayları, dünyanın birçok ülkesinden Türkiye’ye gelişlerin arttığı zamanl...
Bismillâhirrahmânirrahîm. “Biz Sana doğrusu apaçık bir fetih ihsan eyledik. Böylece Allah, Senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nîmetini tamamlar ve Seni doğru bir yola iletir. Ve Sana şanlı bir zaferle yardım eder. Îmanlarını bir kat daha artırsınlar diye mü’minlerin kalplerine güven indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları Allâh’ındır. Allah bilendir, her şeyi hikmetle yapandır…” (el-Fetih, 1-4) Bu âyetler, Hudeybiye Anlaşması’nın ardından, mü’minler umre yapamadan mahzun bir şekilde Medîne-i Münevvere’ye dönerlerken indirilmişti. Onları hem tesellî ediyor, hem de aslında nasıl büyük bir fethin öncesind...